Translate
"WAD"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
wad
1.tutam, tomar, 2.tıkaç, tapa, tampon, 3.deste, 4.tomar yapmak, 5.tıkamak
wad
demet
WAD
PAMUKLA DOLDURMAK
WAD
TAMPON
WAD
TIKAÇ
WAD
TIKAMAK
WAD
TIPA
WAD
TOMAR
wad
topak
wadable
suyun yürünerek geçilebilecek kadar sığ olma durumu
WADDING
DOLGU
WADDING
TELA
WADDING
TIKAÇ
Wadding
1) Tomar yapma 2)Tampon koyma 3) Tikaçlama 4) sıkılama(tüfek)
wadding
i. tikac, tampon; vatka.
wadding
n.yastık içi:v.yastık yap:prep.yastık yaparak
wadding
tampon
wadding
tıkaç
wadding
vatka
Wadding
Vatka tabakaları
wadding
yastık yaparak
Wadding, gauze, etc., with pharmaceutical substances, p.r.s., n.e.c.
Başka yerde sınıflandırılmamış eczacılık maddeleri ile birlikte kullanılan tamponlar, gazlı bezler, vb., perakende satışa hazır olanlar
Wadding; other articles of wadding
Vatkalar; vatkadan diğer eşyalar
WADDLE
BADİ BADİ YÜRÜME
WADDLE
BADİ BADİ YÜRÜMEK
waddle
f., i. badi badi yurumek, paytak paytak yurumek; i. badi badi yuruyus. waddly s. paytak.
waddle
ördek gibi salına salına yürümek, badi badi yürümek, badi badi yürüyüş
waddle
paytak paytak yürümek
waddle
v.sallanarak yürü:n.sallanarak yürüme
waddup dog (doğru yazılışı what up dog)
Naber lan it (Argo)
wade
(su vb içinde) bata çıka yürümek
WADE
ÇAMURDA YÜRÜME
WADE
ÇAMURDA YÜRÜMEK
wade
f. sig suda oynamak; sig su veya camur icinde yurumek. wade into k.dili. siddetle girismek. wade through (sig su veya camur) icinden gecmek; agir agir ve guclukle ilerlemek; zorla tamamlamak. wad’ing i. suda yurume. wading boots kalcaya kadar cikan uzun c
wade
kar, su, çamur içinde yürümek
wade
su veya çamur içinde güçlükle ilerlemek, geçmek
WADE
SUDA YÜRÜME
WADE
SUDA YÜRÜMEK
wade
v.yürüyerek geç:n.güçlükle ilerleme
WADE
ZORLA İLERLEMEK
WADE IN
SALDIRMAK
WADE IN
SERT BİR DİLLE ELEŞTİRMEK
WADE INTO
SALDIRMAK
WADE INTO
SERT BİR DİLLE ELEŞTİRMEK
wade into
1. girişmek, 2. saldırmak, hücum etmek
wade into
yürüyerek geç
wade through
güç bela bitirmek
wader
1. yağmurkuşu, 2. çamur içinde yürüyen kimse
wader
çamurda yürüyen
wader
i. sig su veya camur icinde yuruyen kimse; uzunbacaklilardan herhangi bir kus.
WADER
UZUNBACAKLILARDAN KUŞ
Waders
Balıkçı kasık çizmeleri
WADI
YAZIN KURUYAN DERE
wadi , wady
dere
wadi , wady
i. vadi, dere.
wadi , wady
vadi
wading
n.çamurda yürüme:v.zor yürü:prep.zor yürüyerek
wading bird
balıkla beslenen uzun bacaklı bir kuş
wading pool
seyyar havuz
wading rod
geçme çubuğu
wading rod
saplama çubuğu