Translate
"Wave"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
Wave
1.DALGA( deniz,radyo) DALGALANMA 2.EL SALLAMAK
wave
1.sallamak, 2.sallanmak, 3.el sallamak, 4.el etmek, 5.dalga, tolkun, radyo dalgası, 6.saç dalgası, kıvrım
wave
dalga
Wave
dalga, sallama, sallanmak, dalgalanmak
WAVE
DALGALANDIRMAK
wave
dalgalanma
wave
dalgalanmak
WAVE
DALGALI OLMAK
WAVE
EL SALLAMAK
wave
f. dalgalanmak; sallanmak; sallamak; dalgalandirmak, dalga dalga etmek. ondule yapmak; harelemek; elle isaret etmek. wave farewell el veya mendil sallayarak veda etmek. wave on el isaretiyle ileri gitmesini belirtmek.
wave
gizli iş
WAVE
HARE
WAVE
SALLAMAK
WAVE
SALLANMAK
wave
titreşimin bir ortam içinde yayılma hareketi
wave (travelling)
dalga
wave a greeting
selam verir gibi el sallanmak
wave a greeting
selam vermek
Wave analyser
Dalga çözümleci (fiz.)
Wave analysis
Dalga çözümleme (fiz.)
WAVE ASIDE
REDDETMEK
wave at
el salla
Wave band
Dalga kuşağı (fiz.)
Wave breaker
Dalgakıran
wave crest
dalga tepesi
wave crest
dalganın doruğu
wave distortion
dalga çarpılımı
wave division multiplexing (WDM)
dalga bölmeli çoklama
wave equation
dalga denklemi
Wave form
Dalga biçimi
Wave frequency
Dalga sıklığı (elekt.)
wave front
dalga cephesi
Wave function
Dalga işlevi (fiz.)
wave goodbye to something
bir şeye elveda demek
wave goodbye to something
bir şeye güle güle demek
wave group
dalga çıkını
Wave group
Dalga kümesi (elekt.)
WAVE GUIDE
Radarda vericiden çıkan yayını antene ulaştıran boru.
Wave guide
Dalga kılavuzu
wave guide
frekans yönlendiricisi
wave impedance
dalga çelisi
wave interference
dalga karışması
wave length
dalga boyu
Wave mechanical behaviour of the electron
Elektronların dalga mekaniği davranımı (fiz.)
wave mechanics
dalga mekaniği
Wave mechanics
Dalga mekaniği (fiz.)
Wave motion
Dalga devinimi
Wave Number
Dalga Numarası
wave number
dalga sayısı
wave number, repetency
dalga sayısı
wave off
uçak iniş sinyali
wave on
el sallayarak birine geç demek
WAVE ONE’S HAND
EL SALLAMAK
Wave optics
Dalga optiği
Wave package
Dalga çıkını
Wave period
Dalga peryodu
wave someone aside
birine eliyle kenara geç demek
wave someone away
el sallayarak birine git demek
wave someone on
el sallayarak birine geç demek
WAVE SUBDUER
Başüstündeki dalgakıran.
Wave surface
Dalga yüzeyi
wave theory
dalga kuramı
Wave theory
Dalga kuramı (ışık)
wave theory
dalga teorisi
wave through
eliyle işaret ederek devam etmesini sağlamak
wave train
dalga katarı
wave train
eşit aralıklı dalgalar
Wave trap
Dalga kapanı
Wave trough
Dalga çukuru
Waveband For Radiation
Işınım Dalgabantı
WAVED
DALGALI
waveform
dalga biçimi
waveform
dalga şekli
waveform coding
dalga biçimi kodlaması
waveform coding
dalga şekli kodlaması
waveform distortion
dalga biçimi bozunumu
waveform quality
dalga şekli kalitesi
waveform synthesis
dalga biçimi sentezi
Wavefront
Dalga yüzü
waveguide
dalga kılavuzu
waveguide
frekans yönlendiricisi
waveguide filter
dalga kılavuzlu süzgeç
waveguide switch
dalga kılavuzu anahtarı
wavelenght division multiplex-wdm
dalga boyu bölmeli çoklama
wavelength
dalga boyu
Wavelength
Dalga boyu (?)
wavelength
dalga boyu, dalga uzunluğu
wavelength
dalga uzunluğu
wavelength
dalgaboyu
wavelength
i. dalga uzunlugu, dalga boyu.
Wavelength dispersive analysis of x- rays
X-ışınlarının dalgaboyu dağınımlı çözümlemesi
wavelength division multiplexing access (WDMA)
dalga boyu bölmeli çoklamalı erişim
wavelength division switching
dalga boyu bölmeli anahtarlama
Wavelength-dispersive spectrometer
Dalgaboyu dağınımlı görüngeölçer
Wavelength-dispersive spectroscopy
Dalgaboyu dağınımlı görünge gözlemi
Wavelength-dispersive x-ray fluorescence
Dalgaboyu dağınımlı x-ışınları florışınımı
Wavelength-dispersive x-ray spectrometer
Dalgaboyu dağınımlı x-ışınları görüngeölçeri
Wavelength-dispersive x-ray spectrometry
Dalgaboyu dağınımlı x-ışınları görünge ölçümü
Wavelength-dispersive x-ray spectroscopy
Dalgaboyu dağınımlı x-ışınları görünge gözlemi
Wavelength-dispersive x-ray spectrum
Dalgaboyu dağınımlı x-ışınları görüngesi
Waveless
Dalgasız
wavelet
dalgacık
wavelet
küçük dalga
wavelet transform
dalgacık dönüşümü
wavelike motion
dalga hareketi
Wavellite
Vavelit
wavemeter
dalga boyu ölçer
Wavemeters
Radyo dalgası ölçücüler
Wavenumber
Dalga sayısı (1/?)
waveoff
i., hav. inis izni vermeme.
waveoff
selam verecekken son anda yanlış kişi olduğunu görüp vazgeçmek
waver
1.tereddüt etmek, duraksamak, bocalamak, 2.zayıflamak, sürekliliğini yitirmek, boyun eğmek
WAVER
BOCALAMAK
waver
bocalamak (iki seçenek arasında)
waver
duraksamak
waver
f., i. sallanmak; titremek; sendelemek; tereddut etmek, duraksamak, kararsiz olmak; i. sallanma; tereddut, kararsizlik. waveringly z .tereddut ederek, kararsizlik icinde.
waver
kararsız olmak
waver
sallanma
WAVER
SALLANMAK
WAVER
SENDELEMEK
WAVER
TEREDDÜD ETMEK
waver
tereddüde düşmek (karara vardıktan sonra)
waver
tereddüt
waver
tereddüt etmek
waver
titreme (alev için)
WAVER
TİTREMEK
WAVER
TİTREŞMEK
waver between someone and someone else
iki kişi arasında kararsız kalmak
WAVERER
KARARSIZ OLAN KİMSE
WAVERER
TEREDDÜD EDEN KİMSE
WAVERING
SALLANAN
waves
i. A.B.D. donanmasinda kadin gorevliler.
WAVESON
Gemi battıktan sonra denizde yüzen eşyalar.
wavetable
dalga çizelgesi
Wavetrain
Dalga katarı