Translate
"clean"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
clean
(z). tamamen, butunuyle; temiz bir sekilde, temiz olarak. clean gone iz birakmadan gitmis. come clean (argo). itiraf etmek.
clean
(f). temizlemek, yikamak, antmak; temizlenmek, paklanmak. clean out cop bosaltmak; (k.dili). terk etmek; silip supurmek, parasiz birakmak. clean up tam temizlemek; (argo). cok para kazanmak; bitirmek; galip gelmek.
clean
1) temiz; 2) virüssüz; 3) şifresiz
CLEAN
1)Konişmento veya herhangi bir tesellüm makbuzu şerh ihtiva etmezse clean’dir. 2)Patenta clean denilince tatminkardır. 3)Gemi karinası clean denilince deniz yaratıklarından ve yosundan temiz demektir.
clean
1.temiz, 2.kullanılmamış, yeni, 3.namuslu, masum, temiz, 4.düzgün, 5.adil, kurallara uygun, 6.net, 7.başarılı, 8.boş, 9.tam anlamıyla, bütünüyle, 10.temizlemek, 11.temizlenmek, 12.(hayvan) iç organlarını çıkartmak, sakatatını çıkartmak, içini temizlemek,
Clean
1.TEMİZLEMEK 2.TEMİZ
CLEAN
AK
clean
almak
CLEAN
ARI
CLEAN
ARINDIRMAK
clean
arıtma yapmak
CLEAN
ARITMAK
Clean
Ayıklamak
clean
biçimli
clean
bitirmek
CLEAN
BOŞALTMAK
CLEAN
BUDAKSIZ
clean
halis
CLEAN
İYİCE
CLEAN
KATIŞIKSIZ
CLEAN
KUSURSUZ
CLEAN
LEKESİZ
clean
masum
clean
mevzun
clean
mükemmel
CLEAN
PAK
clean
paklamak
CLEAN
PARLATMAK
CLEAN
RUHSATLI
CLEAN
SAF
CLEAN
TAMAMEN
clean
temiz
CLEAN
TEMİZ OLARAK
Clean
Temizlemek
Clean
Temizlemek, ayıklamak
clean
temizlenmek
clean
v.temizle:adj.temiz
CLEAN
YAZISIZ
clean
yıkamak
Clean air duct
Taze hava kanalı
clean bill of lading
temiz konşimento
clean by sweeping
süpürerek temizle
CLEAN CARGO
Akmayan,kokmayan yük.
CLEAN CHARTER
Bu deyim standart tip kira anlaşmalarında gemi sahibi aleyhine bir değişiklik yapılmadığı anlamına kullanılmaktadır.
clean copy
temiz kopya
Clean cut
Düzgün kesilmiş (cam)
clean cut
endamlı
clean cut
pürüzsüz kesik
CLEAN DOWN
YIKAMAK
Clean drains tank
Geri besleme tankı
Clean gas
Temiz gaz
Clean gas main
Temiz gaz hattı
clean image
temiz görüntü
clean letter of credit
temiz akreditif
clean limbed
endamlı
Clean microstructure
Temiz içyapı
CLEAN ON BOARD
Yük temiz,hasarsız yüklenmiştir.
CLEAN ONESELF
YIKANMAK
clean operating system
virüssüz işletim sistemi
clean out
(birinin) tüm parasıyla sıvışmak
clean out
1. temizlemek, 2. ayıklamak, seçmek, 3. silip süpürmek
CLEAN OUT
AYIKLAMAK
clean out
boşalt
CLEAN OUT
BOŞALTMAK
CLEAN OUT
PARA SIZDIRMAK
CLEAN OUT
SİLİP SÜPÜRMEK
CLEAN OUT
SOYMAK
CLEAN OUT
TEMİZLEMEK
clean out all the drawers
tüm çekmeceleri boşaltmak
Clean Room
Temiz oda
Clean Room Classification
Temiz oda sınıflandırması
clean shaven
temiz traşlanmış
clean slate
yeni bir başlangıç
Clean steel
Temiz çelik
Clean steel production
Temiz çelik üretimi
clean sweep
1. tam temizlik, köklü değişim, 2. tam zafer
clean up
1. temizlemek, 2. çok kâr etmek, vurgun vurmak
CLEAN UP
BİTİRMEK
clean up
derleme, temizlemek
CLEAN UP
DÜZELTMEK
CLEAN UP
KURTARMAK
CLEAN UP
TEMİZLEMEK
clean up
temizlik yap
clean up
tertemiz yapmak
CLEAN UP
TOPARLAMAK
CLEAN UP
YOLUNA KOYMAK
clean up now
şimdi temizle
Clean Zone
Temiz bölge
Cleanability
Temizlenebilirlik (seramik)
CLEAN-BRED
KATIŞIKSIZ
CLEAN-BRED
SAFKAN
clean-cut
(s). iyi yontulmus, temiz (is); kesin; goze hos gorunen.
clean-cut
1. biçimli, düzgün, 2. belirgin, 3. kesin, 4. iyi yontulmuş
CLEAN-CUT
AÇIK
CLEAN-CUT
BİÇİMLİ
CLEAN-CUT
DÜZENLİ
CLEAN-CUT
HOŞ
CLEAN-CUT
KESİN
Clean-cut
Nezih, hoş
CLEAN-CUT
PÜRÜZSÜZ
cleaned
v.temizle:adj.temizlenmiş
cleaned file
temizlenmiş dosya
cleaned file
virüssüz kütük
cleaned file
virüsten arınmış kütük
cleaner
(i). temizleyici; silgi. dry cleaner kuru temizleyici. vacuum cleaner elektrik supurgesi.
cleaner
1.temizlik işçisi, temizlikçi, 2.temizleyici
cleaner
temizleyici
Cleaner
Temizleyici; Temizleç
CLEANER
TEMİZLİK MADDESİ
CLEANER
TEMİZLİKÇİ
Cleaner heads (including brushes)
Süpürge başlıkları (fırçalar dahil)
cleaner urban transport for europe
avrupa için daha temiz kentsel ulaşım
cleaner’s
temizleyici dükkanı
cleaner’s
temizleyici dükkânı
cleaner’s naphtha
benzin
Cleaners for tobacco pipes
Tütün pipoları için temizleyiciler
cleanest
en temiz
clean-handed
suçsuz, günahsız
CLEAN-HANDED
TEMİZ
CLEANING
TEMİZLEME
CLEANING
TEMİZLİK
cleaning
n.temizleme:v.temizle:prep.temizleyerek
cleaning
n.temizlik:v.temizle:prep.temizleyerek
Cleaning
Temizleme
cleaning
temizlik
Cleaning and polishing products
Temizleme ve cilalama için kullanılan ürünler
cleaning bee
temizleyici arı; kovan içi arısı
cleaning brush
temizleme fırçası
Cleaning brushes
Temizlik fırçaları
Cleaning cloths
Temizlik bezleri
Cleaning compounds
Temizleme bileşikleri
Cleaning compounds
Temizleme karışımları
cleaning door
temizleme kapağı
cleaning fluid
temizleme sıvısı
Cleaning In Place(CIP)
Yerinde Temizlik
cleaning in progress
dikkat temizlik var
cleaning lady
temizlikçi bayan
cleaning of vehicle
Taşıtın temizlenmesi
Cleaning Out Of Place (COP)
Yerinden Sökülerek Temizlik
Cleaning products
Temizlik ürünleri
Cleaning solvents
Temizleme çözenleri
cleaning supplies
temizlik malzemesi
Cleaning trolleys
Temizlik arabaları
cleaning woman
temizlikçi kadın
cleaning; clean (to)
temizleme
CLEANLINESS
TEMİZLİK
clean-limbed
çakı gibi, dalyan gibi
cleanliness
temizlik
cleanly
(s)., (z). temiz; temizlenmeye veya temiz tutmaya merakli; (z). (klin’li). temiz bir sekilde, temizce cleanliness (i) ., (klen’linis) temizlik.
cleanly
1.temiz, temizliğe dikkat eden, 2.temiz bir biçimde