Translate
"drift"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
Drift
1) Sürüklenme, 2)Pim zımbası
drift
1.sürükleme, sürüklenme, 2.sürüklenen şey, 3.genel anlam, 4.sürüklemek, 5.sürüklenmek, 6.(kar, kum, vb.) biriktirmek, yığmak, 7.birikmek, yığılmak
drift
amaç
drift
bir iş sonuçlanıncaya kadar boş yere gecikmelerle uğramak
drift
biriktirmek
drift
çekilme
drift
demek istenilen şey
drift
eğilim
drift
hedef
drift
moren
drift
sapma
drift
sapma, sürüklenme
drift
sürükleme, sürüklenme
drift
sürüklemek
drift
sürüklenme
drift
sürüklenme kar yığıntısı hedef
drift
sürüklenmek
drift
sürükleyiş
drift
temayül
drift
tıkanmak
Drift
Torna aynası
drift
v.sürüklen:n.birikinti
drift
v.sürüklen:n.sürükleniş
drift
yığılmak
drift
yığmak
Drift (mining)
Galeri (madencilik)
drift (to); drifting
sürüklenmek
drift anchor
1. deniz demiri, 2. açık deniz çapası
Drift anchor
Açık deniz çapası
drift anchor
deniz demiri
drift angle
drift açısı
drift angle
sürüklenme açısı
drift compensated
sapması telafi edilmiş
drift compensation
sapma dengelemesi
drift compensation
sürüklenme dengelenmesi
Drift eliminator
Damla tutucu (soğutma kulelerinde)
drift error
sürüklenme hatası
drift ice
yüzer buz
drift mobility
sürüklenme çevikliği
Drift mobility
Sürüklenme devingenliği
drift net
akıntı ağı
drift pin
ekleme çivisi
drift pin
ekleme çivisi
Drift punch
Perçin zımbası
drift radio network controller
sürüklenmeli telsiz şebeke denetleyicisi
drift rate
sapma oranı
Drift Reduction
Sapma azalması
drift sand
savurma kumu
drift space
serbest uçuş bölgesi
drift stuff
denizde kendi halinde yüzen şeyler
Drift test
1) Zımba deneyi 2) Sürüklenme deneyi
Drift transistor
İvme alanlı transistor
drift transistor
sürüklenmeli transistor
drift velocity
sürüklenme hızı
Drift velocity (v)
Sürüklenme hızı
driftage
sürüklenme, sürükleyiş
driftbolt
geçme cıvata, saplama
Driftbolt (driftpin)
Saplama, geçme,kazık çivisi
drifter
avare, başıboş, serseri, aylak
drifter
serseri
drifter trol
balıkçı teknesi
drifting snow
kar tipisi
Driftmeter
Sürüklemeölçer (uçak)