Translate
"electromagnetic"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
electromagnetic
akım mıknatıssal
Electromagnetic
Elektrikli mıknatıssal;Elektromanyetik
electromagnetic
elektromanyetik
Electromagnetic absorbent material
Elektromanyetik emici maddeler
Electromagnetic attraction
Elektrikli mıknatıssal çekim
Electromagnetic brake
Elektrikli mıknatıssal fren
Electromagnetic brake-shoe
Elektrikli mıknatıssal fren-pabucu
Electromagnetic casting
Elektrikli mıknatıssal döküm
electromagnetic cathode ray
elektromanyetik katot ışın tüpü
electromagnetic compability (EMC)
elektromanyetik uyumluluk
electromagnetic compatibility
elektromanyetik bağdaşırlık, uyumluluk
Electromagnetic compatibility
Elektromanyetik uyumluluk
electromagnetic compatibility and radio spectrum matters
elektromanyetik uyumluluk ve radyo spektrum konuları
Electromagnetic crack detector
Elektrikli mıknatıssal çatlak belirleyici; Elektromanyetik çatlak belirleyici
electromagnetic delay line
elektromanyetik gecikme hattı
electromagnetic disturbance
elektromanyetik bozanetken
electromagnetic disturbance
elektromanyetik bozulma
electromagnetic emission
elektromanyetik yayım
electromagnetic emission control
elektromanyetik yayım denetimi
electromagnetic environment (EME)
elektromanyetik ortam
Electromagnetic exploration
Elektromanyetik ölçme yöntemiyle arama
Electromagnetic field
Elektrikli mıknatıs alanı
electromagnetic field
elektromanyetik alan
electromagnetic field (EMF)
elektromanyetik alan
Electromagnetic focusing
Elektrikli mıknatıssal odaklama
Electromagnetic focusing device
Elektrikli mıknatısal odaklama aygıtı
electromagnetic force
elektromanyetik güç
Electromagnetic forming
Elektrikli mıknatıssal biçimleme
Electromagnetic geophysical instruments
Elektromanyetik jeofizik aletleri
electromagnetic horn
elektromanyetik korna
Electromagnetic induction
Elektrikli mıknatıssal indükleme
electromagnetic induction
elektromanyetik indüksiyon
electromagnetic induction
özirgiti, özindüklenme
electromagnetic inertia
elektromanyetik atalet
electromagnetic interference
elektromanyetik girişim
electromagnetic interference
elektromanyetik karışma
Electromagnetic interference (EMI)
Elektrikli mıknatıssal girişim
electromagnetic interference (EMI)
elektromanyetik girişim
electromagnetic interference control
elektromanyetik girişim denetimi
electromagnetic intrusion
elektromanyetik sızma
Electromagnetic lens
Elektrikli mıknatıssal mercek (elektron mikroskobu)
electromagnetic lens
elektromanyetik mercek
electromagnetic loudspeaker
elektromanyetik hoparlör
electromagnetic microphone
elektromanyetik mikrofon
electromagnetic mirror
elektromanyetik ayna
electromagnetic momentum
elektromanyetik moment
electromagnetic oscillograph
elektromanyetik osilograf
electromagnetic oscilloscope
elektromanyetik osiloskop
electromagnetic pulse
elektromanyetik darbe
electromagnetic pulse
elektromanyetik puls
electromagnetic pump
elektromanyetik pompa
Electromagnetic radiation
Elektrikli mıknatıssal ışınım, elektromanyetikradyasyon
electromagnetic radiation
elektromanyetik radyasyon
electromagnetic radiation
elektromanyetik yayılma
electromagnetic radiation (EMR)
elektromanyetik ışıma
electromagnetic radiation energy
elektromanyetik ışıma enerjisi
electromagnetic radiation scattering
elektromanyetik ışıma dağılması (saçılması)
electromagnetic reaction
elektromanyetik reaksiyon
electromagnetic relay
elektromanyetik röle
electromagnetic screen
1) elektromanyetik zırh; 2) elektromanyetik ekran
electromagnetic screen
elektromanyetik ekran
electromagnetic screen
elektromanyetik siper
Electromagnetic separation
Elektrikli mıknatıssal ayırma
Electromagnetic separator
Elektrikli mıknatıssal ayırıcı
electromagnetic separator
elektromanyetik ayırıcı
Electromagnetic shielding
Elektrikli mıknatıssal kalkanlama
electromagnetic speaker
elektromanyetik hoparlör
Electromagnetic spectrum
Elektrikli mıknatıssal görünge
electromagnetic spectrum
elektromanyetik spektrum
electromagnetic spectrum
elektromanyetik tayf
Electromagnetic stimulation
Elektrikli mıknatısal uyarım; Elektromanyetik uyarım
Electromagnetic stirring
Elektrikli mıknatıssal karıştırma; Elektromanyetik karıştırma
electromagnetic susceptibility
elektromanyetik alınganlık (duyarlılık)
electromagnetic switch
elektromanyetik anahtar
Electromagnetic testing
Elektrikli mıknatıssal deneme
Electromagnetic theory
Elektrikli mıknatıssallık kuramı
electromagnetic tube
elektromanyetik tüp
electromagnetic unit
elektromanyetik birim
electromagnetic unit
elektromanyetik ünite
Electromagnetic units
Elektrikli mıknatıssallık birimleri
electromagnetic wave
elektromanyetik dalga
Electromagnetic waves
Elektrikli mıknatıssal dalgalar
Electromagnetics
Elektrikli mıknatıssallık bilimi
electromagnetics
elektromanyetik
electromagnetics
elektromanyetik bilimi