Translate
"epic"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
epic
(s.), (i.) destansi, hamasi, menkibevi; (i.) destan; bu tur konulu roman veya oyun.
epic
1.epik, destansı, 2.epik, destan
epic
destan
epic
destansı
epic
destansı masalsı
epic poem
destansı şiir
Epicadmium
Kadmiyumüstü, epikadmiyum
Epicadmium neutrons
Kadmiyumüstü nötronları
epicanthus
epikantus
epicardia
epikard
epicardial
epikardiyal
epicardium
(i.), (tib.) epikardiyum.
epicardium
epikard
epicardium
epikardiyum
epicarp
meyve kabuğunun en dış tabakası
epicarp
meyvenin dış kabuğu
epicedium
(i.) (cog. -di.a) mersiye, agit.
epicedium
ağıt
epicedium
mersiye
epicene
(s.) her iki cinse ait, her iki cinsin ozelligini tasiyan; (gram.) eril ve disil sekilleri bir olan (kelime); ne biri ne oteki;cinsiyetsiz; kadinimsi (erkek)
epicene
eril ve dişil hali aynı olan kelime
epicene
her iki cinse ait
epicene
her iki cinse ait, kadınımsı (erkek)
epicenter
(i.), (jeol.) deprem merkezinin ustundeki yer
epicenter
dış merkez, deprem ortası, deprem özeği
Epicenter
Episantr
epicentre
deprem merkezi
epichordal
notokordun yanında
epicondyle
epikondil
epicondylic
kemik dokuyla ilgili
epicontinental sea
kıta içlerine kadar uzanan sığ deniz
epicure
(i.) ince zevk sahibi kimse (bilhassa yemek, muzik, sanat v.b.’nde).
epicure
(yemek, içki, vb. den) anlayan, zevk sahibi kimse
epicure
damak zevkine sahip
epicure
ince zevk sahibi
epicure
müzik
epicurean
(i.), (s.) Epikur felsefesi taraftari, epikurcu; keyfine ve bogazina duskun kimse; (s.) Epikur veya felsefesine ait; zevk ve safaya duskun epicureanism (i.) epikurculuk.
epicurean
epikürcü
epicureism
Epikürcülük
epicycle
(i.), (mat.) merkezsel bir daire cevresi uzerinde devreden kucuk daire.
epicycle
dış çember
epicyclic
dış çembere ait, episiklik
epicyclic gear
episiklik dişli, uydu dişli
epicycloid
episikloit, dışçevrim eğrisi