Translate
"esp"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
esp
(kis.) extrasensory perception.
esp
özel amaçlı ingilizce
Espadrille
Bez ayakkabı, espadril
Espadrilles
Espadriller
Espagnolettes (window fasteners)
İspanyoletler (pencere tutturucuları)
ESPALIER
MEYVE AĞACI KAFESİ
espalier
(i.), (bahc.) meyva agaci dallarinin yelpaze seklinde buyumesi icin tek yuzeyli kafes; boyle acilmis agac veya agac sirasi.
espanglish
abd’de yaşayan hispanik nüfusun konuştuğu ingilizce
espaninglish
abd’de yaşayan hispanik nüfusun konuştuğu ingilizce
esparto
(i.), esparto grass halfa otu, (bot.) Stipa tenacissima.
ESPECIAL
AYRI
ESPECIAL
BAŞ
ESPECIAL
ÖZEL
ESPECIALLY
ÖZELLİKLE
especial
(s.) ozel, hususi; mustesna, mahsus, en ileri, bas. especially (z.) ozellikle, hususiyle, bilhassa. (Bak.) special.
especial
mahsus
especial
müstesna
especial
özel
especial
özel, ayrı
Especial
ÖZEL, ÖNEMLİ
especially
özellikle
Especially
özellikle, bilhassa
esperanto
(i.) Esperanto dili.
ESPERANTO
ESPERANTO
ESPIONAGE
CASUSLUK
espial
(i.) kesfetme, merak, tecessus; gorme, kesif.
espial
görme
espial
keşfetme
espial
keşif
espial
merak
espial
tecessüs
espionage
(i.) casusluk.
espionage
casusluk
esplanade
(i.) meydan, deniz kenarinda piyasa yapilan yer.
esplanade
(özellikle deniz kıyısında) gezinti yeri, kordon
ESPLANADE
DÜZLÜK
ESPLANADE
GEZİNTİ YERİ
ESPLANADE
MEYDAN
espousal
(i.) kabullenme, benimseme; evlenme, nikah; nisanlama, nisanlanma.
espousal
1. bir düşünceyi destekleme, benimseme, 2. kabullenme
ESPOUSAL
BENİMSEME
ESPOUSAL
EVLENME
espousal
kabullenme
ESPOUSAL
NİKÂH
ESPOUSAL
NİŞAN
espousal
nişanlama
espousal
nişanlanma
espouse
(f.) kabullenmek, benimsemek;evlenmek .
espouse
1. benimsemek, kabullenmek, 2. evlenmek
ESPOUSE
BAŞGÖZ ETMEK
ESPOUSE
BENİMSEMEK
espouse
bir davaya sarılmak
ESPOUSE
EVLENDİRMEK
ESPOUSE
EVLENMEK
espouse
kabullen
espouse
kabullenmek
espousing
n.kabullenme:v.kabullen:prep.kabullenerek
espressivo
(z.), (it.), (muz.) dokunakli, tesir edici bir sekilde.
espresso
(i.) Italyan usulu kahve, espreso kahve.
ESPRESSO
ESPRESSO
Espresso
Espresso kahve
espresso
italyan usulü kahve
Espresso coffee machines
Espresso kahve makineleri
ESPRIT
CAN
ESPRIT
NEŞE
ESPRIT
RUH
esprit
(i.) ruh, can, nese. esprit decorps bir grup icindeki birlik duygusu.
esprit
can
esprit
neşe
esprit
neşe, ruh, can
esprit
ruh
esprit de corps
bir grup içindeki birlik ruhu
espy
(f.) uzaktan gormek, gozune ilismek.
ESPY
FARKETMEK
ESPY
GÖRMEK
espy
görmek, farketmek, gözüne ilişmek
ESPY
GÖZETLEMEK
ESPY
GÖZÜNE ÇARPMAK
espy
uzaktan gör
espying
n.uzaktan görme:v.uzaktan gör:prep.uzaktan görerek