Translate
"exposure"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
exposure
(i). acma, kesfetme, teshir;muhafazasiz olma, maruz olma, acik olma;aciga cikarma; (huk). mahrem yerlerini gosterme sucu; (foto). alma, cikarma, poz (filim uzerine). The house has a southern exposure. Evin cephesi guneye bakar. exposure meter (foto). isik
Exposure
1) Pozlandırma (foto), 2) Maruz kalma (ışınım) 3) Açma
exposure
1.korunmasızlık, 2.ortaya çıkarma, ifşa, 3.poz, kare
EXPOSURE
AÇIĞA ÇIKARMA
EXPOSURE
AÇIKTA BIRAKMA
exposure
açma
EXPOSURE
BIRAKMA
exposure
çıkarma
exposure
etki
exposure
ışığa tutma
exposure
karşı karşıya olma
exposure
keşfetme
Exposure
Kur riski
exposure
maruz kalma
EXPOSURE
ORTADA BIRAKMA
EXPOSURE
ORTAYA ÇIKARMA
EXPOSURE
POZ
exposure
pozlama
Exposure
Risk
EXPOSURE
SERGİLEME
EXPOSURE
TEŞHİR
Exposure Draft
Nihai Taslak
exposure error
etkilenme hatası
exposure error
poz hatası
exposure interval
pozlama aralığı
exposure meter
ışıkölçer
exposure meter
pozometre, ışıkölçer
Exposure meters
Pozometreler
Exposure meters, stroboscopes, optical instruments, appliances and machines for inspecting semiconductor wafers or devices or for inspecting photomasks or reticles used in manufacturing semiconductor devices, profile projectors and other optical instrumen
Poz ölçerler, stroboskoplar, yarı iletken levhaları/cihazları veya yarı iletken cihazların, profil projektörlerin ve diğer ölçme ve kontrol için olan optik alet, cihaz ve makinelerin yapımında kullanılan fotomask ve retikülleri incelemek için kullanılan
exposure photographic
fotografik pozlama
exposure station
pozlama istasyonu
Exposure tables (photography)
Poz tablaları (fotoğrafçılık)
Exposure time
1) Maruz kalma süresi2) Açma süresi
exposure time
pozlama zamanı
exposure time
pozlandırma süresi, ışıklama süresi
exposure variable
etkilenme değişkeni