Translate
"flux"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
Flux
1) Eritken; Fluks (metal) 2) Akı (fiz.)
flux
akı
Flux
Akı, akış
FLUX
AKINTI
flux
akış
flux
akış değişiklik
Flux
Akış/Akıntı
flux
akıtmak
FLUX
AKMA
flux
cereyan
FLUX
DEĞİŞİP DURMA
flux
değişme
flux
eritme
FLUX
Kaynak tozu,macunu
FLUX
MET
flux
seyelân
Flux
seyelân, akıntı
flux
sürekli değişiklik, değişim, oynaklık, değişkenlik
FLUX
YÜKSELME
FLUX AND REFLUX
GELGİT
flux and reflux
gelgit, meddücezir
FLUX AND REFLUX
MET CEZİR
Flux block
Üst sıra yan blok (cam)
Flux cover
Eritken örtü
Flux density
Akı yoğunluğu
Flux density (B)
Akı yoğunluğu,
flux gate magnetometer
akı-giriş manyetometresi
Flux lines
Akı çizgileri (mıknatıs alanı)
flux oil
yumuşatıcı yağ
Flux paste
Eritken macun
Flux powder
Eritken toz
Flux process (Terne plate)
Eritken süreci(Terne sac)
Flux removal
Eritken çekme, eritken alma
Flux residues
Eritken kalıntıları
flux unit
akış birimi
fluxation
akıtma, eritme
Flux-carrying capacity
Mıknatıslanma kapasitesi
Flux-cored arc welding
Eritken çekirdekli ark kaynağı
FLUXIONAL
DEĞİŞEN
FLUXIONAL
DEĞİŞKEN
FLUXIONAL
KARARSIZ
Fluxing
Eritkenleme; Flukslama
Fluxing agent (Flux)
Eritken
Fluxing material
Eritkenleme gereci
fluxion
(i). akinti, akma, cereyan; (mat). bir miktarin degisme hizi. fluxional (s). akintiya ait; degisen, kararsiz.
fluxion
akıntı
fluxion
akıntı, cereyan
fluxion
akış
fluxion
akma
fluxion
cereyan
fluxion
değişen
fluxion
kararsız
Fluxless
Eritkensiz, flukssuz
Fluxless brazing
Eritkensiz sert lehimleme
Fluxless soldering
Ertikensiz lehimleme
Fluxline (Metal line)
Eritken hattı
Fluxline corrosion
Eritken hattı yenimi(fırın)
fluxmeter
akıölçer
fluxmeter
akış ölçer
fluxmeter
flümetre, akıölçer
Fluxmeters
Flümetre
Flux-neutron
Nötron akış hızı
Flux-oxygen cutting
Eritkenli oksijenle kesme