Translate
"gent"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
GENT
CENTİLMEN
gent
erkek
gent
i., argo erkek, adam. gent. kis. gentleman, gentlemen.
Gentamicin
Gentamisin
genteel
ince, kibar, nazik, terbiyeli
GENTEEL
KİBAR
GENTEEL
NAZİK
genteel
s. soylu, kibar. (Bu kelime simdi kucultucu bir anlamda kullanilabilir) genteelly z. kibarca, zarif bir sekilde.
genteel
soylu
genteelness
soyluluk
GENTIAN
CENTİYANA
GENTILE
YAHUDİ OLMAYAN
GENTILE
YAHUDİ OLMAYAN KİŞİ
GENTILITY
SOYLULUK
gentian
1. centiyana, 2. yılanotu
gentian
i. yilan otu, bot. Gentiana lutea; ecza. bu bitkinin kokunden yapilan bir kuvvet ilaci. red gentian kizil kantaron, bot. Gentiana purpurea.
gentian
yılan otu
gentian family
yılan otu familyası
Gentian violet
Çiçek moru (boya)
Gentian Violet
Jansiyan viyole
gentian violet stain
jansiyen moru
gentile
i., s. dinsel edebiyatta Musevi olmayan kimse; s. Musevi olmayan; putperest; Romalilarda bir kabile veya millete ait; herhangi bir irka veya memlekete verilen isme ait.
gentile
musevi olmayan
gentile
putperest
gentile
Yahudi olmayan (kimse)
gentilesse
iyi huyluluk
gentility
asalet
gentility
i., baz. asag. asalet; asalete has vasiflar, kibarlik; cog. sahte kibarIik.
gentility
kibarlık
gentle
1.ince, kibar, nazik, 2.tatlı, yumuşak, hafif, yavaş
GENTLE
ANLAYIŞLI
gentle
asil
gentle
hafif
gentle
hassas
GENTLE
HOŞGÖRÜLÜ
GENTLE
KİBAR
gentle
meyli çok az (yokuş)
gentle
mutedil
GENTLE
NAZİK
gentle
nezaket
gentle
s. nazik, yumusak huylu, kibar; tatli; iIimli, mutedil; soylu, asil; hafif, latif. gently z. yavasca, tatlilikla, sefkatle, nezaketle. gentleness i. tatlilik, nezaket, sefkat.
gentle
soylu
gentle
şefkat
gentle
tatlı
gentle
tatlılıkla
GENTLE
UYSAL
GENTLE
YUMUŞAK
gentle as a dove
halim selim
gentle breeze
hafif meltem
gentle breeze
ılımlı rüzgar
gentle introduction
yumuşak giriş (konu, ders)
gentle wind
mutedil rüzgar
GENTLEFOLK
KİBARLAR
gentlefolks
i., cog. soylu kisiler, yuksek tabaka.
gentlefolks
soylu kişiler, yüksek tabaka
gentleman
1.centilmen, 2.bey, beyefendi, adam
gentleman
bay
gentleman
bey
GENTLEMAN
BEYEFENDİ
gentleman
centilmen
gentleman
çelebi
gentleman
efendi
GENTLEMAN
KİBAR KİMSE
GENTLEMAN
SOYLU ERKEK
gentleman at arms
kral muhafızı
gentleman of fortune
maceraperest adam
Gentleman’s agreement
Centilmenlik anlaşması
gentleman’s gentleman
centilmenlerin centilmeni
gentleman-farmer
zevk için çiftçilik yapan
GENTLEMANLIKE
CENTİLMENCE
gentlemanlike
centilmen
gentlemanly
centilmence
gentlemen
bay
gentlemen’s agreement
centilmenlik anlaşması
gentleness
1. iyi huylu olma, yumuşaklık, 2. nezaket, şefkat
gentleness
kibarlık
GENTLENESS
NEZAKET
GENTLENESS
YUMUŞAKLIK
gentler
adv.daha nazik:adj.nazik
Gentler
adv.daha nazik-adj.nazik
gentler
daha nazik
gentlest
en nazik
gentlewoman
hanımefendi
gentlewoman
i. iyi bir aileden gelen kadin, hanimefendi, kibar kadin.
gentlewoman
kibar kadın
gentlewomanlike
kibar bayan gibi
GENTLEWOMANLY
HANIM HANIM
GENTLEWOMANLY
HANIMEFENDİCE
gently
1.yavaşça, 2.tatlılıkla, nazik bir şekilde, yumuşak bir şekilde
gently
kibarca
gently
nazik bir şekilde
GENTLY
NAZİKÇE
GENTLY
USUL
GENTLY
UYSALCA
GENTLY
YUMUŞAK BİR BİÇİMDE
GENTLY BORN
ASİL
GENTLY BORN
SOYLU
Gently does it
Yavaş
Gently smoked
Hafif füme
gentry
i., cog. Ingiltere’de orta sinif; aydin tabaka, belirli bir sinifa kucultucu nitelikte verilen isim: the lightfingered gentry yankesici takimi.
gentry
iyi yetiştirilme
gentry
orta tabaka
GENTRY
SEÇKİNLER
GENTRY
ÜST TABAKA
gentry
yüksek sınıf, kibar sınıf
Gents
erkekler tuvaleti