Translate
"gird"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
gird
çevrelemek
gird
f. (-ed veya girt) kusak sarmak; kayisla baglamak, sarmak, cevrelemek; kusatmak, ihata etmek; giydirmek; hazirlamak, techiz etmek.
gird
giydirmek
gird
hazırlamak
gird
kuşak sarmak, kayışla bağlamak, çevrelemek
gird
kuşatmak
gird
sar
gird
sarmak
gird
sarmak kuşatmak
gird up one’s loins
paçaları sıvamak
girded
sarmak, ihata etmek
girded
v.sar:adj.sarılı
Girdek
Mertek
Girder
Dayanak; Taşıyıcı kiriş; Atkı; Boylama kirişi; Direk; Mertek
girder
direk
girder
hatıl
girder
i., muh. kiris, belleme kirisi, hatil, yollama, direk.
girder
kiriş
girder
kiriş direk
girder
kiriş, direk
Girder
Kiriş, hatıl
girder
kiriş, payanda, putrel, kuşak
girder
yollama
Girder box
Sandık kiriş
Girder bridge
Kirişli köprü
Girder rail
Bellemeli ray
Girders
Kirişler
Girdle
1) Kemer; Kuşak 2) Korse
girdle
i., f. kusak, kemer; korse, kusak gibi saran herhangi bir sey; agacin uzerinde kusak seklinde kabugu soyarak yapilan halka; yuzuk kasi; f. kusatmak, kusakla sarmak; kabugunu soyarak agaci kurutmak.
girdle
kemer
girdle
korse
Girdle
Kuşak
girdle
kuşak, kemer, korse
girdle
kuşatmak
girdle
v.kuşakla sar:n.kuşak
Girdles (underwear)
Kuşaklar (iç çamaşır)
Girdles, panty-girdles and corselettes (including bodies with adjustable straps)
Korse, paçalı korseler ve sutyenli korseler (ayarlanabilir askılı badiler dahil)