Translate
"labour"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
labour
1.çalışma, emek, iş, 2.işçi, işçi sınıfı, 3.doğum, doğurma, 4.çalışmak, çabalamak, emek harcamak, 5.güçlükle hareket etmek, boğuşmak, 6.ayrıntılara girmek
Labour
1.İşçi Partisi üyesi, İşçi Partisi’ne ilişkin
LABOUR
ÇABA HARCAMAK
LABOUR
ÇALIŞMA
LABOUR
ÇALIŞMAK
LABOUR
DOĞUM SANCISI ÇEKMEK
LABOUR
EMEK
LABOUR
EMEK VERMEK
LABOUR
HİZMET
labour
iş gücü
labour
iş gücü, iş, çalışma, emek
Labour
İŞ(elle yapılan zor iş),İŞGÜCÜ
Labour
İş, emek, işgücü, çalışma
Labour
İş; Çalışma
LABOUR
İŞÇİ PARTİSİ (İNG.)
LABOUR
İŞÇİ SINIFI
LABOUR
İŞGÜCÜ
LABOUR
UĞRAŞMAK
labour
v.çalış:n.işgücü
labour agreement
iş sözleşmesi
Labour cost
İşcilik maliyeti
labour costs
işçilik masrafları
Labour court
İş mahkemesi
Labour dispute
İş anlaşmazlığı
Labour dispute
İş ihtilafı
labour dispute
iş uyuşmazlığı
labour emigration
emek göçü
labour exchange
iş ve işçi bulma kurumu
labour force
işgücü
Labour force participation rate
İşgücü katılım oranı
Labour force participation rate
İşgücüne katılım oranı
labour grading
iş değerleme
labour grading
iş değerlendirmesi
labour intensive
emek-yoğun
Labour law
İş hukuku
Labour Law
İş Kanunu
labour law number 4857
4857 sayılı iş kanunu
labour market
emek piyasası
Labour Market
Emek piyasası, işgücü piyasası
labour market
iş piyasası
Labour market
İşgücü piyasası
labour of love
karşılık beklemeden yapılan iş
LABOUR PAINS
DOĞUM SANCILARI
labour pains
çalışma özeni
Labour Party
işçi Partisi
Labour policy
Çalışma politikası
Labour receivables
İşçi alacakları
labour relations
işçi-işveren ilişkileri
Labour requirement
İşgücü arzı
labour saving
işten tasarruf sağlayan
labour turnover
işçi devri
labour union
işçi sendikası
Labour union
Sendika
labour unions
işçi sendikaları
labour wage
işçi ücreti
labour wages
işçi ücreti
Labour, employee
İşçi
LABOURED
ÇALIŞKAN
LABOURED
ÇOK ÇALIŞAN
LABOURED
YORUCU
LABOURED
ZAHMETLİ
LABOURER
AMELE
LABOURER
EMEKÇİ
LABOURER
IRGAT
labourer
işçi
labourer
işçi, emekçi
LABOURING
ÇALIŞAN
LABOURING
YORUCU
LABOURING
ZAHMETLİ
LABOUR-INTENSIVE
HİZMET
labouring
çalışan
Labour-intensive
İş-yoğun
laboursaving
iş tasarrufu
Labour-saving
İş tasarrufu sağlayan