Translate
"modern"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
MODERN
BUGÜNKÜ
MODERN
ÇAĞCIL
modern
çağcıllık
modern
çağdaş
modern
çağdaş, modern
Modern
En yeni, modern
modern
modern
MODERN
MODERN KİMSE
Modern
MODERN, ÇAĞDAŞ
modern
modernlik
modern
s., i. cagdas, yeni, asri, cagcil, modern; i. cagcil kimse, modern kimse. modernism i. cagcillik, modernlik; yenilik. modernist i. yenilik taraftari. moder’nity i. yenilik; cagcillik. modernize f. modernlestirmek, yenilestirmek. modernness i. modernlik, c
modern
yeni
modern ballet
modern bale
modern conveniences
(elektronik eşyalar gibi hayatı kolaylaştıran) modern kolaylıklar
modern dance
klasik baleden daha gayri resmi olan bir modern bale türü
modern dance
modern dans
modern english
çağdaş ingilizce
modern fit
modern uyum
modern greek
çağdaş yunan
modern man
çağdaş insan
modern painting
modern resim
Modern plastics
En yeni plastikler
modern times
uygar çağ
modern times
yakınçağ
modern turkey
çağdaş türkiye
modern turkish
yeni türkçe
modern woman trade
küresel kadın ticareti
modern woman trade
modern kadın ticareti
modern world
çağdaş dünya
MODERNISM
MODERNLİK
MODERNIST
YENİLİKÇİ
MODERNITY
MODERNLİK
MODERNIZATION
YENİLEŞTİRME
MODERNIZE
MODERNİZE ETMEK
MODERNIZE
MODERNLEŞTİRMEK
MODERNIZE
YENİLEMEK
modernism
(anglikan kilisesi’nde) dinin etkilenebileceği tüm bilgilerin zorunlu olarak hristiyan inancının temel gerçeklerini tekrardan doğruladığı ancak bunların çağdaş koşullara uygun bir dilde yeniden ifade edilmesi gerektiği görüşü
modernism
çağcılık, modernlik, yenilik, ilericilik
modernism
modernizm
modernism
modernlik
modernist
modernist
modernist
yenilik taraftarı
modernistic
modernistik
modernity
çağdaşlık, modernlik, yenilik
modernity
modernite
modernity
yenilik
modernization
çağdaşlaştırma
modernization
modernleş(tir)me, çağdaşlaştırma
modernization
modernleşme
Modernization
Modernleştirme
modernization
yenilikçilik
modernize
çağdaşlaştırmak
modernize
modernize etmek
modernize
modernleşmek
modernize
yenileştir
modernize
yenileştirmek, modernize etmek
modernness
çağdaşlık
MODERNNESS
MODERNLİK