Translate
"nice"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
nice
1.güzel, sevimli, tatlı, hoş, 2.iyi, 3.ince, düşünceli, nazik, kibar, 4.ince, duyarlı, nazik, 5.kötü, nahoş, yanlış
nice
cazip
nice
hoş
nice
ince
nice
iyi
nice
mükemmel
nice
nazik
nice
s. hos, cazip; iyi, mukemmel; nazik; latif, tatli; ince; dakik. nice and iyice, sevindirici bir derecede. nice and brown iyice pisirilmis; iyice yanmis. nicely z. iyi bir tarzda, latifce, guzel bir sekilde. niceness i. incelik, dakik olma.
nice
tatlı
nice guess
iyi tahmin
nice lady
güzel bayan
nice lady
hoş bayan
nice talking to you
seninle konuşmak güzeldi
nice talking to you too
seninle konuşmak da güzeldi
Nice to meet you
Tanıştığımıza memnun oldum
nice to meet you, too
ben de memnun oldum
nice to see you
sizi gördüğüme sevindim
nice to see you too
ben de seni gördüğüme sevindim
nice too see you
seni görmek güzel
Nice Treaty
Nice Antlaşması
nice work in there
orada iyi iş çıkardın
nice work in there
orada iyi iş çıkardınız
Niceliferous
Nikelli
Niceliferous ores
Nikelli cevherler
nicely
güzel bir şekilde
nicely
hoş bir biçimde, iyi bir biçimde
niceness
incelik, titizlik, hoşluk
niceness value
hassasiyet değeri
nicer
adv.daha hoş:adj.hoş
nicest
en hoş
nicety
1.hassas nokta, ayrıntı, 2.hoş, güzel şey
nicety
hassaslık
nicety
i. incelik, hassaslik, titizlik. to a nicety tam karar. niceties i. ince noktalar, incelikler.
nicety
incelik
nicety
iyi olma