Translate
"nob"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
nob
(i.), argo asilzade; zuppe ve buyukluk taslayan kimse. nobby (s.), argo gosterisli, sik, zarif.
nob
(i.), argo bas, kafa.
nob
1. baş, kafa, 2. asilzade
NOB
ASİLZADE
nob
baş
nob
kafa
nob
şık
nob
zarif
NOB
ZÜPPE
NOBBLE
ÇALMAK
NOBBLE
DOLANDIRMAK
NOBBLE
YAKALAMAK
NOBBY
GÖSTERİŞLİ
NOBBY
HAVALI
NOBBY
ŞIK
nobel
soylu
Nobelium
Nobelyum
NOBILITY
ASİLLİK
NOBILITY
SOYLULAR
NOBILITY
SOYLULUK
NOBILITY
YÜCELİK
nobiliary
(s.) asilzadelere ait.
nobility
(i.) asalet, soyluluk, asilzadelik.
nobility
1.soyluluk, asalet, 2.soylular sınıfı
nobility
asalet
nobility
asalet soyluluk
nobility
iyi ahlak
nobility
soyluluk
nobility of soul
ruh asaleti
noble
1.soylu kimse, asilzade, soylu, 2.soylu, soydan asil, 3.yüce, asil, yüksek
noble
âlicenap
Noble
Asal; Tepkisiz
noble
asil
noble
heybetli
NOBLE
MUHTEŞEM
noble
mükemmel
noble
soy
NOBLE
SOYLU
noble
soyluluk
noble
şerefli insan
NOBLE
ULU
NOBLE
YÜCE
noble
yüce gönüllü
NOBLE BLOOD
ARİSTOKRAT
noble gas
soy gaz
Noble gases
Asal gazlar
noble gases
soy gazlar, asal gazlar
noble metal
soy metal, asal metal
Noble metals
Asal metaller
Noble potential
Tepkisiz gerilim
nobleman
asilzade
nobleman
soylu, asilzade
noble-mindedness
iyi yüreklilik
nobleness
1. asalet, 2. alçakgönüllülük
NOBLENESS
ALÇAKGÖNÜLLÜLÜK
NOBLENESS
ASALET
nobleness
iyi ahlak
NOBLENESS
TEVAZU
nobleness
yüce ideallere sahip olma
noblesse
(i.) asilzadeler zumresi, soylular sinifi. noblesse oblige (oblij’) (Fr.) soylu kimselerin baskalarina mertce ve soylu bir sekilde davranma vazifesi.
NOBLESSE
ASİLLER
noblewoman
soylu kadın
nobly
asil bir şekilde
NOBLY
ASİLCE
NOBLY
MERTÇE
nobody
(zam.), (i.) hic kimse; (i.) onemsiz bir kimse.
nobody
1.hiç kimse, 2.önemsiz kişi, sıradan kimse
NOBODY
BİR HİÇ
nobody
hiç kimse
nobody blames you
kimse seni suçlamıyor
nobody is perfect but I am
hiç kimse mükemmel değildir, fakat ben öyleyim
nobody is perfect.
hatasız kul olmaz
nobody knows what will happen tomorrow
kimse yarın ne olacağını bilemez