Translate
"pere"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
pere
i., Fr. baba, peder.
pere
peder
peregee
uydu yörüngesinin dünyaya olan en uzak mesafesi
PEREGRINATE
GEZMEK
PEREGRINATE
SEYAHAT ETMEK
PEREGRINATE
YOLCULUK ETMEK
PEREGRINATION
GEZME
PEREGRINATION
KONUYU DAĞITMA
PEREGRINATION
SEYAHAT
PEREGRINATION
YOLCULUK
PEREGRINE
TUHAF
PEREGRINE
YABANCI
peregrinate
1. yolculuk etmek, 2. seyahat etmek, dolaşmak
peregrinate
f. yolculuk etmek, seyahat etmek; katetmek, asmak. peregrination i. yolculuk, seyahat.
peregrinate
katetmek
peregrinate
seyahat
peregrination
1. yolculuk, seyahat, 2. dolaşma
peregrination
yolculuk etme
peregrine
ecnebi
peregrine
s., i. ecnebi, yabanci; i. dogan. peregrine falcon bak. falcon.
peregrine
yabancı
peregrine
yabancı, göçebe
peremptoriness
buyuruculuk, buyurganlık, diktatörlük
PEREMPTORY
BUYURUCU
peremptory
buyurucu, buyurgan, dediği dedik
peremptory
inatçı
peremptory
kati
PEREMPTORY
KESİN
peremptory
mutlak
PEREMPTORY
MUTLÂK
peremptory
müspet
peremptory
mütehakkim
peremptory
otoriter
peremptory
s. kati, kesin, muspet, mutlak; inatci; otoriter, diktatorce, mutehakkim; munakasa kaldirmaz. peremptory writ huk. celpname. peremptorily z. kesin olarak, munakasaya yer birakmayacak sekilde; diktatorlukle.
PERENNIAL
KALICI
PERENNIAL
SÜREKLİ
PERENNIAL
UZUN OMÜRLÜ BİTKİ
PERENNIAL
UZUN ÖMÜRLÜ
PERENNIALLY
KALICI OLARAK
perennial
1.bir yıl süren, 2.(bitki) uzun ömürlü, 3.uzun ömürlü bitki
perennial
birkaç yıl yaşayan bitki
perennial
çok yıllık bitki
perennial
müddetli
perennial
s., i. butun yil boyunca devam eden; muddetli; uzun suren, daimi; bot. iki yildan fazla yasayan; i., bot. cok senelik bitki. perennially z. uzun bir sure devam ederek, yillarca.
perennial
uzun omürlü bitki
perennial
yıl boyu süren
perennial
yıllarca süren
Perennial crop
Çok yıllık mahsul