Translate
"stiff"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
Stiff
1) Esnemez 2) Sıkı;Sıkışık
stiff
1.katı, sert, pek, 2.eğilmez, bükülmez, 3.tutulmuş, kasılmış, 4.pekişmiş, 5.sıkı, 6.koyu, 7.güç, zor, 8.kuvvetli, şiddetli, 9.soğuk, resmi, 10.çok yüksek, fahiş, 11.ceset, leş
stiff
ağır
stiff
bükülmez
stiff
çetin
stiff
dik
stiff
gergin
stiff
inatçı
stiff
insan ölüsü/leşi
stiff
katı
stiff
katı sert bükülmez
Stiff
KOLAY BÜKÜLMEYEN, SERT
stiff
koyu
stiff
kuvvetli
stiff
özlü
stiff
pahalı
stiff
pek
stiff
resmi
stiff
sağlam
stiff
sarp
stiff
sert
stiff
sıkı
stiff
tutulmuş
stiff
yüksek
stiff
zor
Stiff collar
Sert yaka
stiff drink
büyük miktarda ve hiç sulandırılmamış içki
Stiff mud process
Sıkı çamur süreci(refrakter)
stiff necked
inatçı
stiffbacked
inatçı
stiffbacked
s. inatci, direngen .
stiffen
1.sertleşmek, katılaşmak, 2.sertleştirmek, katılaştırmak, 3.kasmak, 4.kasılmak, 5.ciddileşmek, soğuklaşmak
stiffen
f. sertlestirmek, sertlesmek; pekistirmek, pekismek.
stiffen
pekişmek
stiffen
pekiştirmek
stiffen
sertleşmek
stiffen
sertleştir
stiffen
sertleştirmek
Stiffen the penalty
Cezanın arttırılması
Stiffened cloth for clothing
Giysiler için sertleştirilmiş kumaş
stiffener
rijidite çubuğu, berkitme çubuğu
Stiffener
Takviye, takviye parçası
Stiffening
Pekleş(tir)me, sertleş(tir)me, gerginleş(tir)me
stiffening
priz alma
Stiffening cloth
Tela
Stiffening plate
Takviye sacı
stiffer
adv.daha katı:adj.katı
stiffer
daha katı
stiffest
en katı
stiffly
dimdik
stiffnecked
inatçı
stiffnecked
s. boynu tutulmus; inatci, dik basli.
Stiff-necked
Boynu tutuk
stiff-necked
boynu tutulmuş, inatçı, dik başlı
Stiffness
1)Esnemezlik 2) Peklik,sertlik,ka tılık,gerginlik
stiffness
bükülmezlik, sertlik, rijitlik
Stiffness
Katılık
stiffness
rijitlik
stiffness
sertlik