Translate
"stream"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
stream
1.akarsu, çay, dere, 2.akıntı, 3.akım, 4.yağmur, sel, 5.gidiş, akış, eğilim, 6.akmak, 7.(rüzgârda) dalgalanmak
STREAM
AKARSU
stream
akım
stream
akıntı
Stream
Akıntı, akım
STREAM
AKIP GİTMEK
stream
akış
STREAM
AKMAK
STREAM
ARALIKSIZ SÜRMEK
stream
cereyan
STREAM
ÇAY
stream
çay dere akıntı
Stream
çay, dere, ırmak, akıntı, akmak, dalgalanmak
stream
çaygillerden bir ağaççık türü
stream
çaygillerden bir ağaççık türünün özel işlemlerle kurutulan yaprağı
STREAM
DALGALANMAK
STREAM
Denizde yada sığlıklar arasında oluşan akıntı.
STREAM
DERE
stream
dereden büyük ırmaktan küçük akarsu
stream
gidiş
stream
ırmak
STREAM
NEHİR
STREAM
SEL
STREAM
SÜRMEK
STREAM
UÇUŞMAK
stream
uzanmak
stream
v.ak:n.akıntı
stream
v.ak:n.akış
stream (v)
yayınlamak
STREAM ANCHOR
Akıntı demiri.Tonoz demiri de denir.Yaklaşık olarak göz demirinin üçde bir ağırlığında olur.
stream bed
akarsu yatağı
stream bed
nehir yatağı
stream ciphers
kesintisiz şifreleme
Stream counter
Akış sayacı (parça büyüklüğü)
stream data
akış verisi
stream data
kesintisiz veri
stream editor
linux’ta metin editörü
Stream inlet piping
Giriş borusu
Stream of Air
Hava akışı
Stream tin
Dere kalayı
Stream with sweat
Ter içinde
STREAM,AGAINST THE
Akıntıya karşı.
STREAM,CROSS
Aykırı akıntı.
STREAM,DOWN THE
Akıntı ile.
STREAM,UP
Akıntıya karşı
STREAM,WITH THE
Akıntı ile
streamed
kesintisiz sürmek
streamed radio
kesintisiz radyo yayını
STREAMER
BANDROL
STREAMER
FLAMA
streamer
flama, fors
STREAMER
FORS
STREAMER
IŞIK HUZMESİ
streamer
i. ince uzun bayrak, flama; flandra; serpantin; goge dogru yukselen isik sutunu; gazete manseti.
streamer
ince uzun bayrak
STREAMER
KÂĞIT ŞERİT
STREAMER
MANŞET
streamer
serpantin
STREAMER HEADLINE
MANŞET
Streamers
Flamalar
STREAMING
GRUPLANDIRMA
streaming
akan
streaming
duraksız iletim, akışkan iletim
streaming
duraksız işlem
streaming
genelağdan yayın
streaming
internetten yayın
streaming
n.akan:v.ak:prep.akarak
streaming audio
ses yayını
streaming data
duraksız veriler
streaming data
kesintisiz veri
streaming data
veri yayını
streaming encoder
yayın kodlayıcı
streaming engine
yayın motoru
streaming media
yayın ortamı
streaming media player
yayın ortamı alıcısı
streaming mode
duraksız kip
streaming mode
duraksız kip, akma kipi
streaming platform
yayın ortamı
streaming radio
radyo yayını
streaming server
yayın sunucusu
streaming service
yayın hizmeti
streaming service provider
yayın hizmet sağlayıcısı
streaming site
yayın sayfası
streaming tape drive
duraksız manyetik bant sürücü
streaming tape drive
sürekli çalışan manyetik bantlı kayıt sürücüsü
streaming tape recording
manyetik bantla sürekli kayıt
streaming television
internetten TV yayını
streaming video
video yayını
STREAMLET
ÇAY
STREAMLET
DERECİK
STREAMLINE
AERODİNAMİK
STREAMLINE
AERODİNAMİK ŞEKİLDE YAPMAK
STREAMLINE
AKIŞ ÇİZGİSİ
STREAMLINE
KOLAYLAŞTIRMAK
STREAMLINE
MODERNİZE ETMEK
STREAMLINED
AERODİNAMİK
STREAMLINED
AERODİNAMİK ŞEKİLLİ
STREAMLINED
ELVERİŞLİ
STREAMLINED
MODERN
STREAMLINED
ŞIK
streamline
1.(işyeri, vb.) verimlilik düzeyini artırmak, 2.aerodinamik şekil vermek
streamline
aerodinamik şekilde yapmak
Streamline
Akış çizgisi
streamline
anayol
streamline
düzene koy
streamline
f., i., s. akis cizgisi bicimi vermek; kolay ve elverisli duruma getirmek; i. muntazam akinti; su veya hava direncini azaltmak icin hizli giden bir seye verilen sekil; s., bak. streamlined.
streamline flow
aerodinamik akış
Streamline flow(Laminar flow)
Kaygan akış
streamlined
aerodinamik biçimli
streamlined
elverişli
streamlined
modern
streamlined
s. akis cizgisi bicimli; modern; elverisli.
Streamlining
akış çizgisi biçimi vermek
streamlining
anayola sokma