Translate
"thro"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
thro
bak. through.
THRO
DOĞRUCA
THRO
KESİNTİSİZ
THRO
TAMAMEN
Throat
1) Boğaz (y. fırın) 2) Boğaz; Spaut(cam) 3) Boğaz; Gırtlak (tıp)
throat
1.boğaz, 2.gırtlak
throat
boğaz
THROAT
Boğaz.
THROAT
DAR GEÇİT
throat
gırtlak
Throat
GIRTLAK, YEMEK BORUSU
THROAT
Praçolun yahut eğrinin (posta) iç açısı.
Throat block
Spaut bloğu (cam)
Throat depth
Boğaz derinliği (elektrot kaynak)
Throat opening
Kanal genişliği (sabit kanatlarda)
Throat pastilles and cough drops consisting essentially of sugars and flavouring agents (excluding pastilles or drops with flavouring agents containing medicinal properties)
Boğaz pastilleri ve öksürük drajeleri, esas itibariyle şeker ve aroma veren maddelerden oluşanlar (tıbbi özellik içeren aromalı pastil veya drajeler hariç)
throat protector
boğaz koruyucusu
throat; bottom
boğaz; alt
Throatlatch
Boğaz kayışı (at)
THROATY
GIRTLAKSI
THROATY
GIRTLAKTAN GELEN (SES)
throaty
iştahlı
THROB
ÇARPINTI
throb
çarpmak
THROB
ÇARPMAK (KALP)
throb
f. (-bed, -bing) i. vurmak, carpmak, atmak (nabiz, kalp); zonklamak; titresmek; i. nabiz vurmasi, kalp carpmasi; carpinti; titresme. throb’bingly z. titreserek; zonklayarak.
throb
küt küt atmak, zonklamak
THROB
NABIZ ATIŞI
throb
nabız gibi atmak
THROB
TİTREMEK
throb
titreşmek
throb
v.çarp:n.çarpma
throb
zonklamak
THROB
ZONKLMAK
THROB WITH PAIN
AĞRIMAK
Throbbing
Atma; Çarpma (kalp)
THROE
AĞRI
THROE
DERT
throe
elem
throe
i. siddetli agri, sanci; elem, dert, sizi, Istirap; cog. dogum veya olum sancisi; cog. cabalama. be in the throes of death can cekismek.
THROE
SANCI
THROE
SIZI
Throe
Şiddetli ağrı/sancı (tıp)
throe
şiddetli sancı
throes
şiddetli ağrı, sancılar
Thrombin
Pıhtı maya (kim.)
thrombin
trombin
Thrombocyte
Pıhtı göze (tıp)
thrombocyte
trombosit, pıhtıgöze
Thromboembolism
Pıhtılaşmayla damar tıkanması (tıp)
thromboembolism
trombolism
Thrombogenicity
Pıhtılaştırılabilirlik(kan)
Thrombokinase
Pıhtı maya (kim.)
thrombokinase
trombokinaz, pıhtımaya
Thrombophlebitis
Pıhtılı toplar damar yangısı (tıp)
Thromboplastic
Pıhtılaştırıcı (tıp)
thromboplastic
tromboplastik
Thromboplastin
Pıhtı maya; Kanıpıhtılaştıran lipoprotein (tıp)
thromboplastin
tromboplastin
Thromboresistance
Pıhtılaşma direnci(tıp)
THROMBOSIS
TROMBOZ
thrombosis
damarda kan pıhtılaşması
thrombosis
i., tib. damarda veya kalpte kanin pihtilasmasi, tromboz.
thrombosis
kan pıhtılaşması, tromboz
Thrombosis
Pıhtılaşma; Tromboz (tıp)
Thrombus
1) Tıkaç (tıp); 2) Damar içi pıhtılaşması (tıp)
thrombus
1. trombus, 2. kan pıhtısı
thrombus
damarı tıkayan pıhtı
thrombus
i. (cog. -bi) tib. kan damarini tikayan pihti.
throne
hâkimiyet
throne
hükümdar
throne
i., f. taht; hakimiyet, saltanat; tahtta oturan kimse, kral, hukumdar; (argo) alafranga tuvalette oturacak yer; f. tahta cikmak, culus etmek. throng i., f. kalabalik, izdiham, yigilisma; f. toplanmak, ususmek, kalabalik etmek.
throne
izdiham
throne
kral
throne
saltanat
throne
taht
THRONE
TAHTA ÇIKARMAK
THRONE
TAHTA ÇIKMAK
throne
toplanmak
throne
üşüşmek
throne
yığılışma
throng
1.kalabalık, 2.kalabalık halinde gitmek, akın etmek
THRONG
ÇOKLUK
THRONG
DOLDURMAK
THRONG
İZDİHAM
THRONG
KALABALIK
throng
kalabalık bir halde gelmek
THRONG
TOPLANMAK
THRONG
ÜŞÜŞMEK
throng
v.izdiham yarat:n.izdiham
throng (scottish)
baskı (iş, okul gibi stres kaynaklı)
THRONGED
KALABALIK
thronner (dialect)
garip işlerde iyi olan kimse
throstle
güzel sesli ardıçkuşu
throstle
i. guzel sesli ardickusu, zool. Turdus ericetorum.
throttle
1.boğazlamak, boğmak, gırtlaklamak, 2.kısma valfı, kelebek
throttle
bastırmak
THROTTLE
BOĞAZ
THROTTLE
BOĞAZINI SIKMAK
THROTTLE
BOĞMAK
throttle
i., f. kisma valfi, kelebek; f. bogmak, bogazini sikmak; bastirmak; mak. kismak. throttle valve istim kisma valfi; oto. kelebek.
throttle
kelebek
Throttle
Kısma, kısma borusu
throttle
v.boğ:n.vana
throttle
v.kıs:n.vana
THROTTLE BACK
BASTIRMAK
Throttle control
Kısma reglajı
THROTTLE DOWN
BASTIRMAK
Throttle flap
Kısma klapesi
Throttle governing
Kısma reglajı
Throttle governing valve
Kısma reglajı valfi
Throttle pedal
Gaz pedalı
Throttle pedal sensor
Gaz pedalı algılayıcısı
Throttle position sensor
Hızlanma algılayıcısı
Throttle pressure
Kısma basıncı (türbin girişinde)
Throttle regulation
Kısma reglajı
Throttle screw
Kısma vidası
throttle somebody
gırtlağına sarılmak
Throttle steam pressure
Buhar giriş basıncı (türbine)
Throttle steam temperature
Buhar giriş sıcaklığı (türbine)
throttle valve
jikle supabı
Throttle valve
Kısma valfı; Kelebek
Throttle valve
Kısma valfi
Throttled steam
Kısılmış buhar
throttlehold
bir kişi veya durum üzerinde mutlak güç
Throttle-pressure controller
Kısma basıncı regülatörü
Throttle-pressure regulator
Kısma basıncı regülatörü
Throttling
1)Kısma; 2)Boğma
throttling
n.kısma:v.kıs:prep.kısarak
Throttling loss
Kısılma kaybı
Throttling orifice
Kısma orifisi, kısma blendesi
through
1.-den geçerek, içinden, arasından, 2.yoluyla, sayesinde, aracılığıyla, 3.yüzünden, nedeniyle, sayesinde, 4.her yanında, orasında burasında, her yanına, 5.başından sonuna dek, 6.süresince, 7.içeriye, 8.başından sonuna kadar, 9.başarılı bir sonuca, 10.sonu
through
arasında (bir gürültünün)
THROUGH
ARASINDAN
Through
arasından, içinden, bir yandan öbür yana, baştan başa, bitirmiş
through
başından sonuna kadar
THROUGH
BAŞTAN BAŞA
THROUGH
BAŞTAN SONA
THROUGH
BİR UÇTAN BİR UCA
through
boyunca
through
bu sayede
THROUGH
DİREKT
THROUGH
DOĞRU
THROUGH
DOĞRUCA
through
her yanında
through
içinden
Through
İÇİNDEN, BAŞTAN SONA
THROUGH
KESİNTİSİZ
THROUGH
SAYESİNDE
THROUGH
TAMAMEN