Translate
"unset"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
unset
kurulmamış
unset concrete
taze beton
Unsetting
Kemiği yeniden kırma (tıp)
unsettle
1.huzurunu kaçırmak, 2.midesini bozmak, rahatsızlık vermek, hasta etmek
UNSETTLE
DÜZENİNİ BOZMAK
unsettle
f. yerinden cikarmak; tedirgin etmek; duzenini bozmak; yerinden cikmak; tedirgin olmak.
UNSETTLE
HEYECANLANDIRMAK
UNSETTLE
HUZURUNU KAÇIRMAK
UNSETTLE
KARIŞTIRMAK
UNSETTLE
SARSMAK
unsettle
tedirgin et
UNSETTLE
YERİNDEN ÇIKARMAK
unsettled
(hava) değişken, kararsız
UNSETTLED
ASKIDA
UNSETTLED
BELİRSİZ
unsettled
göçebe
UNSETTLED
HUZURSUZ
UNSETTLED
KARARLAŞTIRILMAMIŞ
UNSETTLED
KARARSIZ
unsettled
karışıklık içinde
UNSETTLED
OTURMAMIŞ
UNSETTLED
ÖDENMEMİŞ
unsettled
s. kararsiiz, kararlastirilmamis; henuz yerlesilmemis; belirsiz; degisken (hava); yerlesmemis, gocebe; odenmemis, kapanmamis.
unsettled
v.tedirgin et:adj.kararsız
UNSETTLED
YERLEŞİLMEMİŞ
UNSETTLED
YERLEŞMEMİŞ
Unsettled invoice
Ödenmemiş fatura