Translate
"upset"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
upset
1.devirmek, 2.devrilmek, 3.bozmak, altüst etmek, 4.üzmek, neşesini kaçırmak, telaşlandırmak, 5.(midesini) bozmak, 6.üzgün, üzüntülü, tedirgin, 7.rahatsız, hasta, 8.(mide) bulanmış, bozuk, 9.devirme, devrilme, 10.altüst olma, allak bullak olma, 11.(mide) b
Upset
1.ENDİŞELENDİRMEK 2.DEVİRMEK
UPSET
ALABORA ETMEK
UPSET
ALABORA OLMA
UPSET
ALTÜST ETMEK
UPSET
ALTÜST OLMAK
UPSET
ALTÜST OLMUŞ
UPSET
BOZGUN
UPSET
BOZMAK
UPSET
BOZUK
UPSET
BOZUKLUK
UPSET
BOZULMA
UPSET
BOZULMAK
UPSET
BOZULMUŞ
UPSET
BULANDIRMAK
UPSET
BULANMIŞ
UPSET
DEVİRME
UPSET
DEVİRMEK
Upset
devirmek, devrilmek, altüst etmek
UPSET
DEVRİLME
UPSET
DEVRİLMEK
UPSET
DEVRİLMİŞ
upset
dövmek
UPSET
KARIŞIKLIK
UPSET
KEYFİNİ KAÇIRMAK
upset
s., i. devrilmis; duzeni bozulmus, altust olmus; uzuntulu, sinirli; dikine cevrilmis; i. devrilme; altust olma; k.dili. surprizli yenilgi, bozgun; bozulma . upset price muzayedede saticinin koydugu asgari fiyat.
upset
sinirlendirmek
upset
sinirli
Upset
Şişik
upset
şişirmek
upset
üzüntülü
upset
v.devir:n.devrilme
Upset
Yigma, çökertme
Upset forging
Açik kalipla yigarak dövme
upset forging
şişirme
Upset forging
Şişirme dövmesi
upset price
asgari satış fiyatı
Upset test
Şişirme deneyi (dövme)
upset the apple cart
pişmiş aşa soğuk su katmak, içine etmek
Upset welding
Basınçlı alın kaynağı
upsetter
(beklenmedik şekilde) kazanan kimse
Upsetter
Şişirme tezgahı
Upsetting
Şişirme; Yandan dövme
Upsetting
Yigma, çökertme