Translate
"weather"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
weather
atlatmak
weather
durum
weather
fırtına
weather
geçiştirmek
weather
hasta
weather
hava
Weather
Hava (meteoroloji)
Weather
hava, aşınmak, aşındırmak, solmak
Weather
Hava, hava durumu
Weather
HAVA;İKLİM
WEATHER
HAVALANDIRMAK
WEATHER
KURUTMAK
weather
ortam
weather
rahatsız
weather
rüzgara açık olan taraf
weather
savuşturmak
weather
şart
weather
yalpalamak
weather
f. havaya gostermek; hava tesiriyle degismek; atlatmak, savusturmak, gecistirmek; (catiya) meyil vermek; den. ruzgar istikametinden gecmek; hava tesirlerine karsi dayanmak. weathering i. hava etkisiyle meydana gelen degisiklik.
weather beaten
fırtınayla hırpalanmış
WEATHER BOUND
fırtına nedeni ile bir yere sığınmış ve havanın kalmasını bekleyen gemi.
weather chart
hava haritası
Weather Derivatives
İklime Dayalı Türev Ürünleri
WEATHER DETERIORATING
Hava bozuyor.
WEATHER EYE
Havaya dikkat etmek.
WEATHER FINE NOW
Hava açtı.
weather forecast
v.hava tahmini yap:n.hava tahmini
weather forecast computation
hava tahmin hesabı
weather forecast for turkey
türkiye için hava tahmini
weather forecaster
hava tahmincisi
weather forecasting bees
hava tahmini arılar
WEATHER GLASS
Barometre
WEATHER GLEAM
Rüzgarın sertleşeceği anlamına gelen,rüzgaar yönündeki ufukda anormal aydınlık.
Weather hood
Çatı davlumbazı (havalandırma için)
weather house
içinde biri kötü hava koşulları diğeri ise iyi hava koşullarını bildiren iki insan olan bir maket ev
weather map
hava (durumu) haritası
weather map
hava haritası
Weather map
Hava haritası, meteoroloji haritası
WEATHER PERMITTING CLAUSE
Navlun anlaşmalarına konulan bu kloz ile hava nedeniyle çalışılmadığı takdirde bu günler astarya günleri olarak sayılacaktır.
weather satellite
meteoroloji uydusu
WEATHER SETTLED
Hava karar kıldı.
weather sheet
yelken ipi
Weather ship
Meteoroloji gemisi(okyanus)
WEATHER SIDE
Rüzgar üstü.
weather side
rüzgara maruz taraf
weather station
meteoroloji istasyonu
Weather stations
Hava istasyonları
Weather stations
Hava tahmin istasyonları
WEATHER STRENGHT
Havanın sertliği.
Weather strip
Tıkama süngeri
weather strip
v.pencere yalıtımı yap:n.kapı pencere süngeri
weather stripped
v.hava yalıtımı yap:adj.hava yalıtımı yapılmış
weather stripping
kapı pencere yalıtımı
Weather strips
Hava sızdırmazlık şeritleri
Weather vane
Fırıldak
WEATHER VANE
Pinel.Rüzgar yönünü gösteren döner ok.
weather vane
rüzgar gülü
WEATHER VANE
RÜZGÂR GÜLÜ
WEATHER VARIABLE
Değişebilir hava.
WEATHER,ADVERSE
Kötü hava
WEATHER,BEATEN
Fırtınaya tutulmuş
WEATHER,BREAKING
Hava bozuyor
WEATHER,GLOOMY
Karanlık hava.
WEATHER,SULTRY
Sıkıntılı hava.
weather/meteorological forecast
hava tahmini
weatherbeaten
s. her turlu kotu hava sartlanna maruz kalmis, firtina yemis; firtinanin yiprattigi, yanik (yuz).
weatherboard
bindirme
weatherboard
i., f. bindirme, siper tahtasi; f. bindirme tahtalarla kaplamak.
weatherboard
rüzgara maruz taraf
Weatherboarding
Bindirme kaplama(bina)
weatherbound
s. kotu hava sartlarindan dolayi limanda mahsur kalmis (gemi).
weathercock
fırıldak
weathercock
i. firildak, ruzgargulu; donek kimse.
WEATHERCOCK
RÜZGÂR GÜLÜ
Weathercock
Rüzgar gülü, fırıldak
weathercock
rüzgârgülü
Weathercocks
Rüzgargülleri
weathered
güneş
weathered
s. (hava, gunes, ruzgar veya yagmur etkisiyle) yipranmis. weathered in (A.B.D.) hava muhalefeti yuzunden kapali (havaalani).
weathered
v.hava etkisine uğra:adj.hava etkilerine uğramış
Weathered glass
Çiçeklenmiş cam
WEATHERGLASS
BAROMETRE
Weatherglass
Hava durumu göstergeci
weatherglass
i. barometre.
WEATHERING
KÖTÜ HAVADAN AŞINMA
Weathering
1) Havalandırma (cevher)2) Atmosfer aşındırması, çiçeklenme (cam)
weatherman
hava tahmincisi
weatherman
i. (cog. -men) k.dili. meteoroloji uzmani; hava durumunu okuyan spiker.
WEATHERMAN
METEOROLOJİ UZMANI
weatherman
TV veya radyoda hava raporunu okuyan kimse
weatherproof
dış hava şartlarına dayanıklı
Weatherproof
Havaya dayanıklı, havaya karşı korunaklı
Weatherproof
Kötü hava koşullarına uygun
WEATHERPROOF
KÖTÜ HAVA ŞARTLARINA DAYANIKLI
weatherproof
rüzgâr geçirmez
weatherproof
s. her turlu hava sartlarina karsi dayanikli, havadan bozulmaz, ruzgar gecirmez. weather strip, weather stripping pencere kecesi, tecrit seridi.
Weather-proof
Yağmura dayanıklı, hava şartlarına dayanıklı
Weatherproof clothing
Hava geçirmez giysiler
weather-stained
hava ile temas ettikten sonra rengi atan/atmış
weatherstrip
f. tecrit seridi yapistirmak.
WEATHERTIGHT
HAVA GEÇİRMEZ
Weathertight
Sımsıkı kapalı
Weather-tight
Yağmura dayanıklı, hava şartlarına dayanıklı
weatherwise
s. havadan anlar; kamuoyunu sezen.
weatherworn
s. hava etkisiyle bozulmus veya asinmis.