Meaning of
"havai"
in english language
Turkish to English
English to Turkish
Turkish
English
havai
perky
HAVAİ
AERIAL
HAVAİ
VOLATILE
HAVAİ
OVERHEAD
havai adası yerlileri tarafından yapılan bir tür dans
hula
havai çiçek kolyesi
lei
Havai enerji hattı direkleri
Poles for carrying overhead lines
havai fişek
banger
HAVAİ FİŞEK
ROCKET
HAVAİ FİŞEK
SKYROCKET
HAVAİ FİŞEK
FIREWORK
havai fişek
firework
Havai fişek
Fireworks
HAVAİ FİŞEK GÖSTERİSİ
FIREWORKS
havai fişek patlatıldıktan sonra yağmur, yıldız gibi görüntüler oluşturan malzeme
garniture
HAVAİ FİŞEK ROKETİ
SHELL
havai fişek, roket
Rocket
Havai fişekcilik
Pyrotechnics
HAVAİ FİŞEKÇİLİK
PYROTECHNICS
Havai fişekler
Fireworks
Havai fişekler.
FIRE CRACKERS
havai gövde
aerial stem
Havai güç hatları
Overhead power lines
havai hat
aerial cable
Havai hat
Overhead line
Havai hat arabası, teleferik
Cable car
Havai hat güzergahı
Overhead-line route
Havai hat koruması
Overhead-line protection
Havai iletim hattı
Overhead trasmission line
havai kablo
overhead cable
Havai kablo taşıyıcıları
Overhead cable carriers
HAVAİ KİTARASI
UKULELE
havai kök, havada yetişen kök
aerial root
havai meteorograf
Aerometeorograp
Havai tip elektrik ekipmanı
Overhead electrical equipment
havai triangulasyon
aerotriangulation
havai triangülasyon
aerial triangulation
havai veri yapısı
aeronavtical data maintenance
havai, dönek, kararsız, değişken, maymun iştahlı
flighty
havai, kararsız
light-minded
HAVAİLİK
FRIVOLITY
havailik
perkiness
HAVAİLİK
VOLATILITY