Meaning of
"Alacak"
in english language
Turkish to English
English to Turkish
Turkish
English
alacak
debt
ALACAK
DEBT OWED TO ONE
alacak
debt receivable
alacak
due
ALACAK
HOLDING
alacak
lien
ALACAK
MONEY OWED TO ONE
ALACAK
RECEIVABLE
Alacak
Receivable
ALACAK
CLAIM
ALACAK
CREDIT
alacak
credit
alacak bakıyesi
credit balance
alacak bakiyesi
credit balance
Alacak bakiyesi
BALANCE,CREDIT
Alacak davası
Debt collection case, action of debt
alacak dekontu
credit advice
ALACAK HAKKI
CLAIM
Alacak nedeni ile yük üzerine konulan haciz.Tedbir.
CARGO LIEN
Alacak senedi
Bill of debt
alacak senetleri
bills receivable
ALACAKARANLIK
DARKISH
alacakaranlık
dusk
ALACAKARANLIK
TWILIGHT
alacakaranlık
twilight
alacakaranlık körlüğü
aknephascopia
Alacakaranlık,akşam karanlığı.
DUSK
alacakaranlıklık
duskiness
Alacaklar
Receivables
alacaklar için alınmış ipotek ve diğer teminatların toplam tutarı
total amount of mortgages and other guarantees obtained for receivables
Alacaklar toplantısı yapmak
To call for a meeting of creditors
Alacaklar ve sair haklar üzerinde rehin
Pledge on receivables and other claims
alacakları ödemenin sorumluluk veya uygunluk durumuna göre bir sıraya dizmek
marshall
alacakları ödemenin sorumluluk veya uygunluk durumuna göre sıraya dizmek
marshal
Alacakların takip ve tahsil işlemleri
Follow up and collection transactions of receivables
alacakların vadelerine göre sıralanması
aging receivables
alacaklı
payee
ALACAKLI
UNPAID
ALACAKLI
OBLIGEE
alacaklı
obligee
Alacaklı
Beneficiary
ALACAKLI
ENCUMBRANCER
ALACAKLI
CLAIMANT
ALACAKLI
CREDITOR
alacaklı
creditor
alacaklı bakiye
positive balance
alacaklı hesaplar
accounts receivable
alacaklı işçi
unpaid worker
alacaklı kişi
payee
alacaklı taraf
payee
alacaklı taraf
stipulator
alacaklı taraf
credit side
Alacaklı veya borçlu olmak
To acquire rights or assume obligations
ALACAKLIDAN KAÇMAK
ABSCOND
alacaklılar defteri
creditor’s ledger
Alacaklılar sıra cetveli
Creditors’ ranking list
Alacaklılar toplantısı
Meeting of creditors
alacaklıları bir borçlunun mal varlığına karşı olan hak önceliğine göre sıralamak
marshal
alacaklıları bir borçlunun mal varlığına karşı olan hak önceliğine göre sıralamak
marshall
Alacaklıların haklarını ihlal etmek
To breach the rights and claims of the creditors
alacaklının alacağı ödeninceye kadar
estate by elegit