Meaning of
"çıkar"
in english language
Turkish to English
English to Turkish
Turkish
English
çıkar
dismiss
ÇIKAR
INTEREST
ÇIKAR
PROFIT
çıkar
doff
çıkar
unmount
çıkar
stick out
çıkar
excrete
çıkar
ablate
ÇIKAR
NUMBER ONE
ÇIKAR
CAPITAL
ÇIKAR
EXPEDIENCE
ÇIKAR
EXPEDIENCY
çıkar
behoof
ÇIKAR
BENEFIT
çıkar
benefit
çıkar
deduct
çıkar
put out
çıkar
gave off
çıkar
subtract
çıkar
vest
ÇIKAR
ADVANTAGE
çıkar
give off
çıkar
given off
çıkar
oust
çıkar
emit
ÇIKAR
GRIST TO THE MILL
ÇIKAR
SELF
çıkar
remove
ÇIKAR
STAKE
çıkar amacıyla daha güçlü veya kıdemli bir kimseyi kopya eden kimse
mini-me
çıkar amacıyla hareket etmek
play into the hands of
Çıkar Çatışması
Conflict of Interest
Çıkar çatışması
Conflict of interest
Çıkar çatışması
Conflict of interests
ÇIKAR GRUBU
RING
çıkar grubu
community of interest
Çıkar grupları
Interest groups
çıkar peşinde
on the make
ÇIKAR POLİTİKASI
POLITICS
ÇIKAR SAĞLAMAK
PROFIT FROM
ÇIKAR SAĞLAMAK
CAPITALIZE
Çıkar sağlamak
To secure a benefit
ÇIKAR SAĞLAMAK
SUCK ADVANTAGE OUT OF
ÇIKAR SAĞLAMAK
TAKE ADVANTAGE OF
ÇIKAR YOL
EXPEDIENCE
ÇIKAR YOL
EXPEDIENCY
ÇIKAR YOL
EGRESS
ÇIKAR YOL
OUT
ÇIKAR YOL
SOLUTION
çıkar yol
Way out
ÇIKAR YOL
HANDLE
Çıkar yol yok
It can’t be helped
çıkar yol yok
it can’t be helped
çıkaran
originator
ÇIKARCI
INTERESTED
ÇIKARCI
CALCULATING
ÇIKARCI
NUMBER ONE
ÇIKARCI
EXPEDIENT
ÇIKARCI
MERCENARY
ÇIKARCI
UTILITARIAN
ÇIKARCI
POLITIC
ÇIKARCI
SORDID
çıkarcı
sordid
ÇIKARCI
SELF-SEEKER
ÇIKARCI
SELF-SEEKING
ÇIKARCI TİP
HENCHMAN
ÇIKARCI YANDAŞ
HENCHMAN
çıkardığı sese göre isimlendirilen
onomatopoeic
çıkardığı sese göre isimlendirilen
onomatopoetic
çıkardığı sözcüğe göre isimlendirilen kelime (vızıldamak vb)
onomatopoeic
çıkarı için kullanmak, sömürmek
presume upon
çıkarı için kullanmak, suiistimal etmek
presume on
Çıkarıcı
Extracter
çıkarıcı
extractor
çıkarıcı
subtracter
çıkarıcı
subtractor
çıkarıcı sepet
extractor basket
çıkarılabilen yakası olan bir palto modeli
inverness
ÇIKARILABİLİR
DEDUCTIBLE
Çıkarılabilir
Detachable
Çıkarılabilir askı
Removable strap
Çıkarılabilir kapak; Çıkar kapak (fırın)
Removable cover
Çıkarılabilir kömür
Recoverable coal
Çıkarılabilir yakalar
Detachable collars
çıkarılan
subtrahend
ÇIKARILAN MİKTAR
DEDUCTION
Çıkarılan Renkler
Subractive Colour
çıkarılan şey
educt
Çıkarılması zor leke, inatçı leke
Tenacious stain
ÇIKARILMIŞ
UNFIXED
ÇIKARILMIŞ
OFF
Çıkarılmış / Arzedilmiş Hisse Senetleri
Preferred Shares
çıkarılmış diğer menkul kıymetler
other debt securities outstanding
çıkarılmış diğer menkul kıymetler
other issued securities
çıkarılmış diğer menkul kıymetler
other marketable securities
çıkarılmış diğer menkul kıymetler
other marketable securities issued
çıkarılmış diğer menkul kıymetler
other marketable securities payable
çıkarılmış diğer menkul kıymetler
other securities issued
Çıkarılmış kayıtlı sermaye
Issued registered capital
Çıkarılmış Sermaye
Issued Capital
çıkarılmış, ihraç edilmiş
issued
çıkarım
deduction
çıkarım
inference
Çıkarım birimi
inference engine
çıkarım programı
inference program
ÇIKARIP ATMAK
SHED
Çıkarıp atmak
Throw sth off
ÇIKARIP ATMAK
CAST OFF
ÇIKARIP ATMAK
FLING OFF
Çıkarıp atmak
Tear sth off
ÇIKARIVERMEK
DART
ÇIKARLAR DOĞRULTUSUNDA
POLITICALLY
ÇIKARLARA UYGUN DÜŞEN
EXPEDIENT
Çıkarların benzeşmesi, ortak çıkarlar
Identitiy of interests
Çıkarların Birleştirilmesi
Uniting Of Interests
ÇIKARLARINA GÖRE DEĞİŞİKLİK YAPMAK
RIG
çıkarlarına göre değişiklik yapmak
rig
çıkarlarına göre değişiklik yapmak
rig
Çıkarlarını korumak
To take care of (its) interests
çıkarma
disqualification
ÇIKARMA
HAULAGE
ÇIKARMA
ISSUANCE
ÇIKARMA
ISSUE
ÇIKARMA
EXCLUSION
çıkarma
write-off
ÇIKARMA
CANCEL
ÇIKARMA
CANCELLATION
çıkarma
abstraction
çıkarma
exposure
ÇIKARMA
EXPULSION
çıkarma
debark
ÇIKARMA
BELCH
ÇIKARMA
EXTRACTION
çıkarma
extraction
çıkarma
extricate
ÇIKARMA
EXTRUSION
ÇIKARMA
DEDUCTION
ÇIKARMA
OMISSION
ÇIKARMA
SUBTRACTION
çıkarma
subtraction
çıkarma
subtraction, landing
çıkarma
eduction
ÇIKARMA
EJECTION
çıkarma
ejection
ÇIKARMA
EJECTMENT
çıkarma
detach
çıkarma
detect
ÇIKARMA
DISMANTLEMENT
ÇIKARMA
ELIMINATION
çıkarma
elision