Meaning of
"KIZARTI"
in english language
Turkish to English
English to Turkish
Turkish
English
kızartı
suffuse
KIZARTI
SUFFUSION
KIZARTI
RUSH
kızartı
glow
kızartı
flush
kızartı, eritem
erythema
Kızartıcılar, piliç çevirme makineleri
Roasters
Kızartıcılar, saclar, ocakların elektrikli pişirici gözleri ve yuvarlak su kaynatma ocakları
Roasters, hobs, hotplates and boiling rings
Kızartılan etten damlayan yağ ve su
Drippings
kızartılmış
fried
kızartılmış
roasted
kızartılmış küçük börek
flapjack
KIZARTILMIŞ YİYECEK
FRY
Kızartılmış, kavrulmuş, kavurma
Roasted