Meaning of
"ala"
in english language
Turkish to English
English to Turkish
Turkish
English
ala
divine
ala
On the top of the world
ala
fine
ala
spankiny
ala
well
ala
bully
ala
stained
alabalık
salmon
ALABALIK
SALMON TROUT
alabalık
trout
alabalık
whitefish
ALABALIK TUTMAK
TROUT
Alabalık, denizala
Trout
alabalıkgiller familyası
salmons
alabama nehri
alabama river
Alabamin( Astatin)
Alabamine ( Astatine)
Alabanda astarı.Yalı kütüğü üzerine gelen ilk alabanda kaplaması.
SIDE SHEATING
alabandadan alabandaya
athwartship
Alabandadan alabandaya,yan yana istif edildiğinde fıçı,varil gibi yükler arasında kalan boşluk.
CONTLINE
Alabandalar
BEAM ENDS
Alabaster camı; Sütsü cam; mermer görünümlü opal cam
Alabaster glass
Alabildiğine
All out
alabildiğine
With a vengeance
Alabildiğine
To the utmost
alabildiğine
vengeance
ALABİLDİĞİNE
WIDE
ALABİLDİĞİNE AÇILMIŞ
WIDESPREAD
alabildiğine koşarak
At full speed
ALABORA ETMEK
CAPSIZE
alabora etmek
capsize
ALABORA ETMEK
UPSET
ALABORA ETMEK
KEEL OVER
alabora ol
capsize
ALABORA OLMA
UPSET
ALABORA OLMAK
CAPSIZE
alabora olmak
capsize
ALABORA OLMAK
OVERSET
ALABORA OLMAK
OVERTURN
ALABORA OLMAK
TURN OVER
ALABORA OLMAK
KEEL OVER
alabora olmak, altüst olmak, ters dönmek
turn turtle
alabora olmak, devrilip düşmek
keel over
Alabora olurcasına bir geminin yatması,yalpaya düşmesi.Küpeşte suda.
BEAM ENDS,ON HER
Alabora.
UPTURN
Alabura olmak.
OVERSET
Alabura olmak.Devrilmek.
KEEL OVER
ALACA
PIED
alaca
variegate
alaca
motley
alaca
particolored
alaca balıkçıl kuşu
scuacco heron
alaca baykuş
tawny owl
alaca doğan
tercel
Alaca dokuma, çubuklu pamuklu kumaş
Gingham
ALACA KARANLIK
DUSK
ALACA KARANLIK
GLOAMING
ALACA KARANLIK
TWILIGHT
alaca karanlık
twilight
alaca karanlık
crepuscular
alaca kırı
dapple gray
alaca menekşe
pansy
alacağa kaydetmek
carry forward to credit
Alacağı kaydetmek
To list the daim, to register the claim
alacağı olmak
have owing
Alacağın tahsili
Collection of the outstanding amount, collection of receivables
Alacağın temliki
Assignment of receivables
alacak
debt
ALACAK
DEBT OWED TO ONE
alacak
debt receivable
alacak
due
ALACAK
HOLDING
alacak
lien
ALACAK
MONEY OWED TO ONE
ALACAK
RECEIVABLE
Alacak
Receivable
ALACAK
CLAIM
ALACAK
CREDIT
alacak
credit
alacak bakıyesi
credit balance
alacak bakiyesi
credit balance
Alacak bakiyesi
BALANCE,CREDIT
Alacak davası
Debt collection case, action of debt
alacak dekontu
credit advice
ALACAK HAKKI
CLAIM
Alacak nedeni ile yük üzerine konulan haciz.Tedbir.
CARGO LIEN
Alacak senedi
Bill of debt
alacak senetleri
bills receivable
ALACAKARANLIK
DARKISH
alacakaranlık
dusk
ALACAKARANLIK
TWILIGHT
alacakaranlık
twilight
alacakaranlık körlüğü
aknephascopia
Alacakaranlık,akşam karanlığı.
DUSK
alacakaranlıklık
duskiness
Alacaklar
Receivables
alacaklar için alınmış ipotek ve diğer teminatların toplam tutarı
total amount of mortgages and other guarantees obtained for receivables
Alacaklar toplantısı yapmak
To call for a meeting of creditors
Alacaklar ve sair haklar üzerinde rehin
Pledge on receivables and other claims
alacakları ödemenin sorumluluk veya uygunluk durumuna göre bir sıraya dizmek
marshall
alacakları ödemenin sorumluluk veya uygunluk durumuna göre sıraya dizmek
marshal
Alacakların takip ve tahsil işlemleri
Follow up and collection transactions of receivables
alacakların vadelerine göre sıralanması
aging receivables
alacaklı
payee
ALACAKLI
UNPAID
ALACAKLI
OBLIGEE
alacaklı
obligee
Alacaklı
Beneficiary
ALACAKLI
ENCUMBRANCER
ALACAKLI
CLAIMANT
ALACAKLI
CREDITOR
alacaklı
creditor
alacaklı bakiye
positive balance
alacaklı hesaplar
accounts receivable
alacaklı işçi
unpaid worker
alacaklı kişi
payee
alacaklı taraf
payee
alacaklı taraf
stipulator
alacaklı taraf
credit side
Alacaklı veya borçlu olmak
To acquire rights or assume obligations
ALACAKLIDAN KAÇMAK
ABSCOND
alacaklılar defteri
creditor’s ledger
Alacaklılar sıra cetveli
Creditors’ ranking list
Alacaklılar toplantısı
Meeting of creditors
alacaklıları bir borçlunun mal varlığına karşı olan hak önceliğine göre sıralamak
marshal
alacaklıları bir borçlunun mal varlığına karşı olan hak önceliğine göre sıralamak
marshall
Alacaklıların haklarını ihlal etmek
To breach the rights and claims of the creditors
alacaklının alacağı ödeninceye kadar
estate by elegit
ALACALI
HARLEQUIN
alacalı
harlequin
ALACALI
DAPPLED
Alacalı
Anisochromatic
ALACALI
PIEBALD
alacalı
motley
ALACALI
MOTTLED
ALACALI
MULTICOLORED
ALACALI
MULTICOLOURED
Alacalı bölge
Mottled zone
Alacalı demir
Mottled iron
Alacalı dökme demir; Benekli pik
Mottled cast iron
alae
alae
ALAGARSON SAÇ
SHINGLE
alageyik
fallow deer
alageyik
red deer
alahaısmarladık, elveda, veda
farewell
Alaka
Connection
alaka
relationship
alakadar olmak
be concerned with
Alakalı
Related, relevant, connected
alakarga
gray jay
alakarga
jay