Meaning of
"karşı"
in english language
Turkish to English
English to Turkish
Turkish
English
KARŞI
REPUGNANT
KARŞI
BEFORE
karşı
in contrast
KARŞI
CON
KARŞI
FACING
KARŞI
VERSUS
KARŞI
OPPONENT
KARŞI
OPPOSED
KARŞI
OPPOSING
KARŞI
OPPOSITE
Karşı
Opposite to
karşı
adverse
KARŞI
TOWARD
KARŞI
TOWARDS
karşı
derogate
karşı
derogative
karşı
derogatory
KARŞI
CONTRA
karşı
contrary
KARŞI
DISCORDANT
KARŞI
ATHWART
KARŞI
COUNTER
karşı
averse
KARŞI
AGAINST
karşı
against
KARŞI
FOR
karşı
discordant
karşı ağırlık
overpoise
karşı ağırlık
counterweight
karşı ağırlık
counter-weight
karşı ağırlık
equipoise
karşı ağırlıklı vinç
balance crane
karşı akım
countermotion
karşı akın
counterattack
karşı akış
counterflow
Karşı akışlı sistem
Return-flow system
karşı atak
fightback
karşı atak
counterattack
KARŞI ATAK YAPMAK
RIPOSTE
karşı atak yapmak
riposte
KARŞI ATAK YAPMAK
COUNTER
karşı ateş
counterfire
karşı ateşe karşı korumak
cover
Karşı basınç
Exhaust pressure
Karşı basınç
Back pressure
Karşı basınç alarmı
Backpressure alarm
Karşı basınç buharı
Back-pressure steam
Karşı basınç koruma cihazı
Backpressure protection device
Karşı basınç monitörü
Backpressure monitor
Karşı basınç reglaj valfi
Back-pressure regulating valve
Karşı basınç reglajı
Back-pressure regulation
Karşı basınç regülatörü
Backpressure controller
Karşı basınç regülatörü
Backpressure governor
Karşı basınç regülatörü
Backpressure regulator
Karşı basınç regülatörünü devreye alma
Engaging of back-pressure regulator
Karşı basınç sistemi, karşı basınç hattı
Backpressure system
Karşı basınç türbini
Non-condensing turbine
Karşı basınç türbini, karşı basınçlı türbin
Backpressure turbine
Karşı basınçlı ara buhar türbini
Back-pressure extraction turbine
Karşı basınçlı ara buharlı türbin
Non-condensing extraction turbine
Karşı basınçlı işletme
Backpressure operation
Karşı basınçlı ön türbin
Topping non-condensing turbine
Karşı basınçlı ön türbin
Superposed non-condensing turbine
Karşı basınçlı ön türbojeneratör
Topping back-pressure turbine-generator
Karşı basınçlı ön türbojeneratör
Superposed non-condensing turbinegenerator
Karşı basınçlı radyal türbin
Radial-flow noncondensing turbine
Karşı basınçlı santral
Backpressure power station
karşı birlik olmak
gang up against
karşı birlik olmak
gang up on
karşı bombardıman
counterbombardment
karşı casus
counterspy
KARŞI CASUSLUK
COUNTERESPIONAGE
karşı casusluk
counterespionage
KARŞI CASUSLUK
COUNTERINTELLIGENCE
karşı casusluk
counterintelligence
karşı casusluk servisi
counter-intelligence service
karşı cephe oluşturmak (birine)
gang up on
karşı cevap
reply
karşı cins
opposite sex
KARŞI CİNS GİBİ GİYİNEN VE DAVRANAN KİMSE
TRANSVESTITE
karşı cins gibi giyinen ve davranan kimse
transvestite
karşı cins tarafından beğenilme
desirableness
karşı cinse cazibeli gelme
desirableness
KARŞI CİNSE İLGİ DUYAN
STRAIGHT
KARŞI CİNSE İLGİ DUYAN
HETEROSEXUAL
karşı cinse ilgi duyan, heteroseksüel, zıtcinsel
heterosexual
karşı cinsi ayartma sözleri
pick up line
karşı cinsi bir cinsel av olarak gören
sexual predator
karşı cinsi tavlama sözleri
pick up line
karşı cinsin daha zayıf/yeteneksiz olduğuna inanan, seksist
sexist
karşı cinsin kıyafetlerini giyen
transvestist
karşı cinsin kıyafetlerini giymekten hoşlanan
crossdresser
karşı cinsin zayıf olduğunu savunan zihniyet, seksizm
sexism
karşı cinsiyetin rollerini benimseme
gender-bending
karşı cinsle kurulan geleceği olmayan, gayriciddi ilişki
casual relationship
karşı cinsten biri/birisi/kimse
a member of the opposite sex
karşı cinsten birine duyulan cinsel çekim
heterosexualism
karşı cinsten biriyle tanıştırmak
get sb off with sb
karşı çekim
counteratraction
karşı çık
thwart
karşı çık
antagonise
karşı çık
antagonize
karşı çık
oppose
karşı çık
go against
karşı çık
went against
karşı çıkan
exceptor
KARŞI ÇIKAN
ANTAGONIST
karşı çıkan
antagonist
karşı çıkan
gainsayer
karşı çıkan
encounterer
karşı çıkan
naysayer
karşı çıkan kimse
exceptioner
karşı çıkan kimse
impugner
karşı çıkan kimse
opposer
karşı çıkan kimse
aginner
karşı çıkan kişi
deprecator
karşı çıkılamaz olma
unanswerability
KARŞI ÇIKILMAYAN
UNOPPOSED
KARŞI ÇIKILMAZ
UNEXCEPTIONABLE
karşı çıkma
repugnance
karşı çıkma
repugnancy
KARŞI ÇIKMA
RESISTANCE
karşı çıkma
resistance
karşı çıkma
protest
karşı çıkma
protestation
karşı çıkma
objection
karşı çıkma
antagonism
karşı çıkma
pushback
karşı çıkma
defiance
karşı çıkma
demur
karşı çıkma
opposing
karşı çıkma
opposition
karşı çıkma
challenge
karşı çıkma
contest
karşı çıkma
naysay
karşı çıkma
backlash
karşı çıkma
reluctation (obsolete)
karşı çıkma bildiren gerekçe
objection
karşı çıkma bildiren ifade
objection
karşı çıkma, itiraz, protesto
protestation
karşı çıkmak
stand up to
KARŞI ÇIKMAK
SET AGAINST
karşı çıkmak
set one’s face against
KARŞI ÇIKMAK
INTERPOSE
KARŞI ÇIKMAK
RESIST
karşı çıkmak
resist
KARŞI ÇIKMAK
BE FACED WITH
KARŞI ÇIKMAK
EXCEPT
karşı çıkmak
come out against
KARŞI ÇIKMAK
PROTEST