Translate
"rich"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
rich
1.zengin, varsıl, 2.bitek, verimli, bereketli, zengin, 3.bol, çok, 4.(yemek) yağlı, ağır, 5.canlı, parlak, 6.(ses) gür, dolgun, kalın, 7.pahalı, ağır, lüks, 8.gülünç, komik, 9.(the ile) zenginler
rich
ağır
rich
bereketli
rich
bitek
rich
bol
rich
bol bol
rich
gür
Rich
Güzel ve pahalı
rich
hoş
rich
para
rich
servet
rich
tuhaf
rich
verimli
rich
yağlı
rich
yağlılık
rich
zengin
rich as Croesus
Karun kadar zengin
Rich atmosphere
Varsıl atmosfer; Zengin atmosfer
rich enough
yeterince zengin
Rich furnace atmosphere
Varsıl fırın atmosferi; Zengin fırın atmosferi
Rich gas
Zengin gaz, dolgun gaz
Rich gold metal
Zengin altın metali; yüzde 90 bakırlı pirinç
Rich in ash
Yüksek küllü
Rich low brass
Zengin düşük pirinç; yüzde 82-87 bakırlı pirinç
rich man
zengin kişi
rich mixture
zengin karışım
rich person
zengin kişi
rich site summary (RSS)
zengin site özeti (internet sitesine haber sağlayıcılar tarafından yeni eklenen içeriğin kolaylıkla takip edilmesini sağlayan özel bir XML dosya formatı)
rich text edit font/paragraph
zengin metin düzenleme yazıtipi/paragrafı
rich text format
rtf dosya biçimi
rich text format
zengin metin biçimi
rich text format(rtf)
rtf
rich vocabulary
zengin kelime dağarcığı
rich voice
zengin içerikli ses
Richard’s jig
Richard iş bağlama düzeneği
richer
adv.daha zengin:adj.zengin
richer
daha zengin
riches
varlık, zenginlik, servet
riches
zenginlik
richest
en zengin
richly
görkemli/şatafatlı bir şekilde
richly
zengince
richness
zenginlik