Meaning of
"Direk"
in english language
Turkish to English
English to Turkish
Turkish
English
DİREK
STANCHION
direk
stanchion
direk
standard
direk
mast
direk
stem
DİREK
COLUMN
DİREK
STICK
DİREK
BEAM
DİREK
UPRIGHT
DİREK
PILLAR
DİREK
PYLON
direk
pillar
direk
girder
direk
pole
DİREK
ATLAS
DİREK
POST
DİREK
SPAR
direk
flitch
DİREK
BACKBONE
direk
directly
direk
staff
DİREK
STAKE
direk (aktarmasız) bağlantı
through connection
direk (aktarmasız) haberleşme
through communication
Direk (ileri) extrüzyon
Direct extrusion
Direk (maden)
Prop
Direk aksiyon pompaları
Direct-action pumps
direk anten
mast antenna
direk anteni
mast antenna
direk başı
masthead
Direk bedeni.
VERGE
direk olarak
directly
direk sökücü
prop drawer
direk sütun
pillar
Direk tepesine konulan yuvarlak parça,direk şapkası.
TRUCK
DİREK UCU
MASTHEAD
Direk yatağı.
BILLS
direk, kutup
pole
Direk, sırık
Pole
Direk;kazık
Stob
Direkler
Poles
Direkler (bitkileri desteklemek için)
Poles (for supporting plants)
Direkler için yuvalar
Sockets for posts
Direklere tırmanmak için pençeler
Linemen’s climbers
DİREKLERİ ARKAYA DOĞRU YATIK
RAKISH
direkli, sütunlu
pillared
direklik kirişler
studding
Direksiyon
The steering
DİREKSİYON
STEERING WHEEL
Direksiyon
Steering gears
direksiyon
steering wheel
DİREKSİYON
WHEEL
direksiyon borusu
steering tube
Direksiyon boşluğu
Steering play
Direksiyon çubuğu
Steering arm
direksiyon çubuğu, uzun rot
drag link
direksiyon dingili
steering axle
Direksiyon dişlisi (oto)
Steering gear
direksiyon dişlisi, dümen donanımı
steering gear
Direksiyon kilidi
Steering lock
direksiyon kolonu
steering post
direksiyon kutusu
steering box
Direksiyon kutusu
Steering gear
direksiyon mekanizması
steering mechanism
direksiyon mili
steering column
Direksiyon mili
Steering wheel shaft
Direksiyon mili (oto)
Steering column
direksiyon rodu
steering rod
Direksiyon rotilli kol
Drag link
Direksiyon simidinde darbe, vuruntu
Steering wheel backlash
Direksiyon simiti, direksiyon mili, direksiyon kutuları ve parçaları
Steering wheels, steering columns and steering boxes; parts thereof
Direksiyon simiti; Sürme çarkı
Driving wheel
Direksiyon simitleri
Steering wheels
direksiyon somunu
steering nut
direksiyon sonsuz dişli mili
steering worm shaft
direksiyon sonsuz dişlisi
steering worm gear
direksiyon şaftı
steering shaft
Direksiyon tekerleği, mili ve kutuları
Steering wheels, columns and boxes
Direksiyon turu
Steering wheel lock
Direksiyon; Direksiyon simidi
Steering wheel
Direksiyonda salgı, titreme
Steering wheel vibration
Direksiyonlar
Steering wheels
Direksiz
Mastless
Direksiz.
MASTLESS
DİREKT
NON-STOP
DİREKT
THROUGH
DİREKT
THRU
DİREKT
STRAIGHT
DİREKT
DIRECT
direkt
direct
Direkt (Dolaysız) İşçilik
Direct Labour
direkt açı
direct angle
direkt bağlantılı tulumba
direct acting pump
direkt baskı
direct printing
direkt bilirubin
direct bilirubin
Direkt boyalar ve bunlara dayalı müstahzarlar
Direct dyes and preparations based thereon
direkt destek topçusu
direct support artillery
direkt empregnasyon
direct contact impregnation
Direkt Faaliyet (İşletme) Giderleri
Direct Operating Expenses
direkt fotoğrafçılık
direct photography
direkt hareket
direct motion
direkt hasar
direct loss
direkt ısıtmalı katot
directly heated cathode
direkt ısıtmalı termistör
directly heated thermistor
direkt iniş
straight-in landing
direkt ispat
direct proof
direkt iş, aracısız iş
direct business
direkt işçilik
direct labour
direkt kuplaj
direct coupling
direkt maliyet hesaplaması
direct costing
direkt nivelman
direct leveling
DİREKT OLARAK
STRAIGHT
DİREKT OLARAK
DIRECTLY
direkt olarak
directly
direkt ölçü
direct measurement
direkt pozitif
direct positive
direkt problem
direct problem
direkt radyal çizim
direct radial plot
direkt radyal üçgenleme
direct radial triangulation -
direkt sürüş
direct drive
direkt tarayıcı kamera
direct scanning camera -
direkt telefon hattı (özellikle devlet başkanları arasında)
hot line
direkt teleskop
direct telescope
direkt transit yolcular
direct transit passengers
direkt uçuş
direct flight
direkt uçuş, aktarmasız uçuş
through flight
direkt verniyer
direct vernier
direkt yaklaşma
straight- in approach
Direkt yakma sistemi (buhar kazanlarında)
Direct firing system
direkt yayın uydusu
direct broadcast satellite
direkt yük
direct acting load
DİREKTİF
DIRECTIVE
direktif
direct
direktif
directive
direktif almak
take orders
DİREKTİF VERMEK
DIRECT
direktif, yönerge
Instructions
direktif, yönerge
directive
direktif, yönerge, talimat
Directives
DİREKTİFLER
INSTRUCTIONS
Direktifler vasıtasıyla aracılığıyla
By means of directives
DİREKTÖR
DIRECTOR
direktör
director
direktör
manager
DİREKTÖRLÜK
DIRECTION
DİREKTÖRLÜK
DIRECTORATE
DİREKTÖRLÜK
DIRECTORSHIP
direktörlük
directorship
direktuvar sistemini yok etmek ve komünist düzeni kurmak için komplo düzenleyen fakat başarısız olan fransız politik provokatör
babeuf