Meaning of
"ALTINDA"
in english language
Turkish to English
English to Turkish
Turkish
English
altında
under
altında
underneath
ALTINDA
DOWN
ALTINDA
DOWN BELOW
ALTINDA
BELOW
altında
beneath
ALTINDA
SUB
ALTINDA
NEATH
altında bulun
underlie
altında devam etmek
underrun
altında imza bulunan
undersigned
ALTINDA KALMAK
SWALLOW
ALTINDA KALMAMAK
REPAY
altında ne yattığını görmek/ anlamak
see around
ALTINDA OLMAK
UNDERLIE
altında olmak
Underlie
ALTINDA YATAN
UNDERLYING
altında yatan neden
root
ALTINDA YATMAK
UNDERLIE
ALTINDA YATMAK
LIE BEHIND
Altında,yüzeceği sudan az su bulunan (suların çekilmiş olması nedeniyle) oturmuş gemi.
SEWED
ALTINDAKİ
SUBJACENT
ALTINDAN
UNDER
ALTINDAN
Golden
ALTINDAN GEÇEN SU İLE ÇALIŞAN
UNDERSHOT
altından kalkamayacak kadar çok iş üstlenmek
overreach oneself
Altından mücevherler, takılar ve bunların parçaları (diğer değerli metallerle elektroliz, daldırma vb. yöntemlerle kaplanmış (plated) veya diğer değerli metallerle baskı, yapıştırma vb. yöntemlerle giydirilmiş (clad with) olsun yada olmasın) (yüzük, bilez
Golden jewels, jewelleries and parts thereof (whether plated with other valuable metals by methods such as electrolyzing, submersion etc. or cladded with other valuable materials by methods such as print, sticking on etc.) (ring, bracelet, necklace, pin,
altındayken ekonomik bir faaliyetin devam edemediği sınır
margin