Meaning of
"kaya"
in english language
Turkish to English
English to Turkish
Turkish
English
kaya
rock
kaya asfaltı
rock asphalt
kaya asfaltı
asphalt rock
kaya balığı
rockfish
Kaya balığı
Goby (fish)
Kaya bilimi
Petrography
Kaya delgisi
Hammer rock drill
kaya delici
rock drill
Kaya delici (aygıt)
Rock driller
Kaya deliciler
Rock drills
Kaya deliciler (makineler)
Rock drills (machines)
Kaya delme burgusu; Kaya delme matkabı
Rock drill
Kaya delme veya toprak delme aletlerinin uçları ve bunların parçaları, iş gören kısımları sinterlenmiş metal karbürler veya sermetler dışındaki malzemelerden olanlar, birbiriyle değiştirilebilir olanlar
Rock-drilling or earth-boring tools, interchangeable, and parts therefor, with working parts of materials other than sintered metal carbide or cermets
Kaya deri(asbest türü)
Rock cork (Rock leather)
Kaya dolgu baraj
Rock fill dam
kaya döküntüsü
rock debris
kaya düşmesi
rock fall
kaya gibi
rocklike
KAYA GİBİ
ROCKY
kaya gibi kuvvetli şey
rock
kaya gibi sağlam
steady as a rock
kaya güvercini
rock pigeon
kaya işi, taş işi
rockwork
kaya kartalı, altın kartal
golden eagle
KAYA KATMANININ YERYÜZÜNE ÇIKMASI
OUTCROP
kaya kayması
rockslide
kaya kekliği
greek partridge
kaya kristal
rock crystal
Kaya matkabı
Jack hammer drill
kaya matkabı
jackhammer
Kaya matkapları (madencilik matkapları)
Jumpers (mining drills)
Kaya mekaniği
Rock mechanics
KAYA MİDYESİ
BARNACLE
kaya parçalama makinesi
rock breaker
KAYA PARÇASI
ROCK
kaya patlaması
rock burst
Kaya sondaj ekipmanı
Rock-drilling equipment
Kaya şevi
Rock slope
KAYA TABAKASI
SHELF
kaya tabakası, kayaç katmanı
rock stratum
kaya tabanı
rock bed
kaya tavşanı
rock rabbit
Kaya tozu
Rock dust
kaya tuzu
rock salt
Kaya tuzu
Halite
Kaya tuzu - tuvenan (tabii özelliklerinden uzaklaştırılmış tuzlar dahil, fakat insan tüketimi için uygun olan tuzlar hariç) ve saf sodyum klorür, sıvı çözelti içinde veya topaklanmayı önleyici veya akışkanlığı sağlayıcı maddeler ilave edilmiş olsun olması
Rock salt - run of mine (including denatured salt but excluding salt suitable for human consumption) and pure sodium chloride, whether or not in aqueous solution or containing added anti-caking or free-flowing agents
kaya unu
rock flour
Kaya ve taş kesme makineleri aksam ve parçaları
Parts of rock cutting machinery
kaya yılanı
rock snake
Kaya yongaları
Stone chippings
kaya zeminler
rock ground
kayaarmudu
shadberry
kayabalığı
goby
Kayabalığı.
GOBIE (GOBY)
kayabilim
petrology
Kayaç çatlakları
Rock fracture
Kayaç kütlesi
Rock mass
kayaç mineral, eklenti
accessory mineral
Kayaç oluşturan mineraller
Rock-forming mineral
Kayaç yapısı
Rock structure
Kayaçbilim
Petrology
Kayaçsal yerbilimi
Structural geology
kayağan
slippery
KAYAĞANTAŞ
SLATE
Kayağantaşı (arduvaz/kayraktaşı)
Slate
Kayağantaşı (arduvaz-kayraktaşı), ham, kabaca tıraşlanmış veya dikdörtgen veya kare bloklar ya da kalın tabakalar (slap) şeklinde kesilmiş
Slate, crude, roughly trimmed or merely cut into rectangular or square blocks or slabs
KAYAĞANTAŞINDAN YAPILMIŞ
SLATE
KAYAK
SKI
kayak
ski
Kayak ayakkabıları
Ski footwear
Kayak ayakkabıları, karda kullanılan (kayak botları, vb. dahil)
Snow-ski footwear
kayak ayakkabısı
ski boot
kayak başlığı
ski cap
Kayak batonları
Ski poles
Kayak batonu rondelaları
Ski stick discs
Kayak batonu sapları
Ski stick handles
Kayak botları
Ski boots
kayak ceketi
ski jacket
Kayak direkleri
Ski poles
Kayak elbiseleri
Ski suits
Kayak giysileri
Ski suits
Kayak gözlükleri
Ski goggles
Kayak kenarları
Ski edges
Kayak kıyafeti (örgü (triko) veya tığ işi (kroşe) olanlar hariç)
Ski-suits (excluding of knitted or crocheted textiles)
Kayak kilitlemek için topuk kelepçeleri
Heel grips for ski bindings
kayak maskesi
ski mask
Kayak mumlama sehpaları
Ski-waxing racks
kayak pistindeki tümsekler için kullanılan bir kayak terimi
mogul
Kayak pistleri için işaretleyiciler
Markers for ski slopes
kayak pistlerini düzeltmekte kullanılan geniş paletli büyük traktör
piste groomer
Kayak rafları, bağımsız
Ski racks, freestanding
Kayak skileri
Skis
Kayak sopaları için el kayışları
Hand straps for ski sticks
Kayak tabanları
Soles of skis
Kayak tabanlarının yüzey kaplamaları
Surface coverings of soles of skis
Kayak takımları
Skiing outfits
Kayak telesiyejleri, kayak liftleri
Ski-lift equipment
Kayak uçları (yedek parçalar)
Ski tips (spare parts)
Kayak vaks sıyırıcıları
Ski wax scrapers
Kayak ve snowboard ekipmanları
Skiing and snowboarding equipment
kayak yapayı öğrenmek istiyorum
i want to learn how to ski
kayak yapayı öğrenmek istiyorum
i want to learn to ski
KAYAK YAPMAK
SKI
kayak yarışı
ski race
kayak yarışı
skiing race
KAYAK YERİ
SLIDE
KAYAK, KAYAK YAPMAK
Ski
Kayak; ski
Ski
KAYAKÇI
SKIER
kayakçı
skier
kayakçılık
ski
Kayaklar
Skis
Kayaklar için duvar rafları
Wall racks for skis
Kayaklar için koruyucu uçlar
Protective tips for skis
Kayaklar için kutular (çantalar)
Cases for skis (bags)
Kayaklar ve parçaları için bağlar
Bindings for skis and their parts
Kayaklı gemi; Hidrofoyl
Hydrofoil
kayakoruğu
stonecrop
kayaktan düşme veya snowboard yaparken yaralanma
wipe out
kayalar arasında nehir çukuru
alcove
kayalara tırmanan kimse
rock climber
kayalara tırmanma (sporu)
rock climbing
kayalarla kuşatılmış
rock-bound
KAYALI
ROCKY
KAYALIK
ROCKWORK
kayalık
rocky
KAYALIK
ROCKY PLACE
KAYALIK
RUGGED
KAYALIK
BLUFF
KAYALIK
SCAR
kayalık
reef
kayalık
reefy
KAYALIK
CRAG
KAYALIK
CLIFF
kayalık bahçe
rock garden
kayalık uçurum
cliff
kayalık yamaçlardaki veya kaya diplerindeki kovuklar
cavern
kayalık, kaya dolu
Rocky
kayalık, yüzeydeki tabakalar altındaki asıl kaya
Bedrock
Kayalık,leş vb. uygunsuz deniz dibi.
FOUL BOTTOM
KAYALIKLI
CRAGGY
kayalıklı adacık
skerry
kayalıklı olma
rockiness
Kayalılık
Reef
KAYAN
SLIDING
KAYAN
SLIPPERY
KAYAN
SLITHERY
kayan
floating
kayan (yüzer) nokta işlemleri
floating point operations (FLOPS)
kayan ayrımlı gösterim
floating point represntation