Meaning of
"mal"
in english language
Turkish to English
English to Turkish
Turkish
English
mal
estate
MAL
PROPERTY
mal
domain
MAL
COMMODITY
mal
commodity
Mal
Commodity, goods, asset, property, wealth
MAL
MERCHANDISE
mal
merchandise
mal
value
MAL
HOLDING
mal
livestock
mal
plunder
MAL
ASSET
mal
good
mal
goods
MAL
WARE
mal
chose
mal
possession
mal
wealth
Mal ayrılığı
Separate estate
Mal bedeli nakliye
COST AND FREIGHT(C and F)
Mal beyanı
Declaration of property, declaration of wealth
Mal beyanında bulunmak
To declare the wealth, declaration of property
Mal beyannamesi
Statement of wealth
Mal bildirimi
Declaration of wealth
mal bildirimi, mal beyanı
declaration of property
mal birliği
union of goods
Mal çeşidi
Assortment
Mal değiş tokuşu
Barter
mal etmek
appropriate for oneself
mal gönderme
conveyance of goods
Mal gönderme, gönderilen mal, yük
Shipment
Mal gönderme, sevkiyat
Consignment
mal ihracı
export of merchandise
MAL İLE ÖDEMEK
TRUCK
mal istenildiginde
On-demand
mal listesi
broker’s return
Mal mukabili
CASH ON DELIVERY(COD)
Mal mukabili ödeme
Cash against goods
Mal mukabili ödeme
Cash on delivery
mal mülk
possession
Mal mülk
Bricks and mortar
mal mülk arsa
estate
mal mülk sahibi adam
man of property
mal mülk zaptetme ile ilgili
dispossessory
Mal nakliyatında kullanılan motorlu taşıtlar
Motor vehicles for the transport of goods
MAL OLMAK
KNOCK BACK
MAL OLMAK
SET BACK
mal olmak
set somebody back something
MAL OLMAK
BE
MAL OLMAK
COST
mal ortaklığı
community of assets
MAL SAHİBESİ
PROPRIETRESS
mal sahibi
landlord
MAL SAHİBİ
PROPRIETARY
MAL SAHİBİ
PROPRIETOR
mal sahibi
proprietor
Mal sahibi
Proprietor, owner
mal sahibi
possessor
mal sahibi
owner
mal sahibi kadın, sahibe
proprietress
Mal sahibinin zararına,rizikosunda olarak.Tehlikesi sahibine ait.
RISK,AT THE OWNERS
MAL SAHİPLERİ
PROPRIETARY
mal sahipliği
proprietorship
MAL SAHİPLİĞİNE AİT
PROPRIETARY
Mal sigortası
Elementary insurance
Mal teslimi, teslim
Delivery
Mal tesliminde ödemeli
Cash on delivery (C.O.D)
Mal ticareti
Trade in goods
mal ticari eşya
commodity
Mal üzerinde tasarrufta bulunmak
To dispose of property
mal varlığı
assets
Mal varlığına el koymak
To confiscate the property
Mal ve hizmetler
Goods and services
mal ve mülke el konulması
dispossession
MAL VE MÜLKE EL KONULMASI
DISPOSSESSION
mal ve mülkü zaptetme
dispossession
mal ve mülküne el koymak, gasp etmek
disseise
mal ve mülkünü zaptet
dispossess
Mal yığını; Depo edilmiş mal
Stockpile
mal, arazi, tahvil
holding
Mal, eşya
Commodity
mal, eşya
wares
Mal, eşya, emtia, mülkiyet
Property
mal, kıymetli şey, değerli bir nitelik, erdem veya beceri.
Asset
MAL, MÜLK (bir işinin sahip olduğu), EŞYA
Property
mal, mülk, arsa
Estate
mal, mülk, servet, zenginlik
havings
mala
trowel
mala
float
MALA
SPUD
Mala dayalı türev araç
Commodity derivatives
mala karşı suçlar
offenses against property
Mala pafta
Screw plate
Mala pafta
Hand stock
Mala tahakkuk eden gümrük vergileri
Customs duties accrued on the product
mala verilen zarar
damaged to property
mala zarar
injury to property
malafa
arbor
Malafat deneyi (çelik kaplama)
Mandrel test
Malahit
Malachite
MALAKİT
MALACHITE
malakit
malachite
Malakit yeşili
Malachite green
malakit, bakırtaşı
malachite
Malakolit; Ca-Mg-Fe silikat
Malacolite
Malakon; (Hafniyumlu zirkon minerali)
Malacon
malalamak
trowel
malalamak
trowelling
MALARYA
AGUE
Malat; Elma asidi tuzu
Malate
malavi gölü’nün batı ve güney kıyıları ile aşağı zambezi nehri arasında kalan bölgede yaşayan afrika halkına mensup kimse
malawi
malavi’de yaşayan orta afrika zenci halklarının üyesi olan kimse
nyanja
Malaya
Malay
MALAYA PEŞTEMÂLİ
SARONG
Malayalı
Malayan
MALAYLA DÜZELTMEK
TROWEL
Maldiv Adalari.
maldive islands
Maldonit
Maldonite
maleik anhidrit
maleic anhydride
maleik asit
maleic acid
Malezya
malaysia
Malezya kalayı
Straits tin
malezyalı
malay
malezyalı
malayan
MALGAMA
AMALGAM
malı gönderen ülke
forwarding country
Malı gönderenin,kaptandan,malın gönderilene teslim edilmemesini istemesi.
STOPPAGE IN TRANSIT
Malı iade etmek
To return the property
Malın değerini saptamak
To assess
malın gözü (kadın)
loose
malın kendi kusuru
inherent vice
Malın korunması için yapılan masraflar hakkında yapılan yasal istek.
PARTICULAR LIEN
Malın rehin hakkına konu olması
Encumbrance of the property by a pledge
Malın tahmin edilmiş kıymeti
Estimated assessment value of the property
malın tesliminde ödemeli
charges forward
malın yenisi ile değiştirilmesi
replacement of goods
MALINA EL KOYMAK
EXPROPRIATE
MALINA EL KOYMAK
DISPOSSESS
MALINA EL KOYMAK
DISSEISE
MALINA EL KOYMAK
DISSEIZE
malını mülkünü elinden alma, gasp
disseisin
MALİ
FINANCIAL
MALİ
FISCAL
mali
financial
mali
financial, fiscal
mali
fiscal
MALİ
MALI
mali açıdan önemli proje
financially significant project
Mali alan
Fiscal space