Meaning of
"pak"
in english language
Turkish to English
English to Turkish
Turkish
English
pak
unspotted
pak
immaculate
PAK
PURE
pak
fair
PAK
CLEAN
PAK
CLEANLY
pak
stainless
PAKET
TAKEAWAY
PAKET
TAKEOUT
PAKET
PACK
paket
package
paket
packet
PAKET
COVER
PAKET
PARCEL
paket
bundle
paket (sigara için)
pack
paket ağı düğümü
packet network node
paket ağı ortamı
packet network environment
paket anahtarlama
packet switching
paket anahtarlama şebekelri üzerinden devre benzetim hizmeti
circuit emulation service over packet switched network (CESoPSN)
paket anahtarlama şebekelri üzerinden devre benzetimi
circuit emulation over packet switching networks (CESoPSN)
paket anahtarlamalı
packet switched
paket anahtarlamalı ağ
packet switching network
paket anahtarlamalı devrede özel işaret kartı
token card
paket anahtarlamalı devrelerde kullanılan özel işaret
token
paket anahtarlamalı devrelerde kullanılan özel işaretli veri yolu
token bus
paket anahtarlamalı devrelerde kullanılan özel işaretli yerel alan şebekesi
token passing bus local area network
paket anahtarlamalı görüntülü haberleşme
packet-switched video telephony
paket anahtarlamalı kamu veri şebekesi
packet switched public data network (PSPDN)
paket anahtarlamalı veri ağı
packet switching data network (PSDN)
paket arı
package bees; cage shipping; package; combless package
paket başlığı
packet header
paket bırakma saldırısı
packet drop attack
paket çözmek
unpack
Paket edilmiş olarak
In packaged form
paket formatı
packet format
paket inceleme
packet inspection
paket internet yoklayıcısı
packet internet gropper (PING)
paket kağıdı
wrapping paper
PAKET KÂĞIDI
WRAPPER
PAKET KÂĞIDI
WRAPPING
paket kâğıdı, ambalaj kâğıdı
packing paper
paket katmanı arayüzü
packet level interface
paket kipli taşıyıcı hizmeti
packet mode bearer service (PMBS)
paket kipli uçbirim
packet-mode terminal
paket kurucu/açıcı, paket çevirici/tersine çevirici
packet assembler/disassembler (PAD)
paket modu, paket anahtarlamalı işletim
packet mode
paket muhteviyatı
packing material
paket özlü şebeke
packet core network
paket postanesi
parcel office
paket postası
parcel post
paket postası, koli servisi
parcel post
paket program
packaged software
paket radyo
packet radio
paket servis
takeaway
paket servisi
takeout food
PAKET SERVİSİ OLAN RESTORAN
TAKEAWAY
PAKET SERVİSİ OLAN RESTORAN
TAKEOUT
paket sıralaması
packet sequencing
Paket sipariş.Gemi makinelerinin ve teçhizatının tümünün bir elden alınması.
PACKAGE DEAL
paket teklif, toplu pazarlık
package deal
paket teklif/ayrıştırılmamış teklif
bundled offer
paket tipi
packet type
Paket tipi kazan, küçük kazan
Packaged boiler
Paket tur
Package tour
paket uçbirimi
packet mode terminal
paket uçbirimi
packet terminal
paket üyelik
package subscription
paket veri ağı düğümü
packet data network node
paket veri hizmet düğümü
packet data serving node
paket yapmak
wrap
paket yastığı
packet buffer
paket yazılım
packaged software
paket yoklayıcısı
packet sniffer
paket yollama
flooding
Paket, ambalaj, koli
Package
paket, bohça
Package
paket, bohça, ambalaj
package
Paket; Bohça; Koli
Parcel
Paket; Çıkın; Bohça
Packet
PAKETÇİ
PACKER
paketi
bundle of
PAKETLEME
WRAPPING
PAKETLEME
PACKAGING
PAKETLEME
PACKING
Paketleme dairesi
Packing department
Paketleme Düzeni
Packing Arrangement
paketleme etkisi
packing effect
paketleme kutusu
packing box
Paketleme makineleri
Packaging machines
Paketleme makineleri
Packing machines
paketleme tesisi (balın)
packing facility (of honey)
Paketleme ve ambalajlama makinelerinin parçaları
Parts of packing and wrapping machines
Paketleme veya ambalajlama için makineler (şişeleri, teneke kutuları, kutuları, torbaları ve diğer muhafaza kaplarını doldurmak, kapatmak, mühürlemek, kapsüllemek veya etiketlemek için olanlar hariç)
Machinery for packing or wrapping (excluding for filling, closing, sealing, capsuling or labelling bottles, cans, boxes, bags or other containers)
paketleme yoğunluğu
packing density
Paketleme, ambalajlama
Packaging
PAKETLEMEK
DO UP
PAKETLEMEK
WRAP
PAKETLEMEK
WRAP UP
Paketlemek
To pack
paketlemek
pack
PAKETLEMEK
PACK UP
Paketlemek
Pack, to-
PAKETLEMEK
PACKAGE
PAKETLEMEK
PACKET
PAKETLEMEK
ENFOLD
paketlemek
parcel up
PAKETLEMEK
INFOLD
PAKETLEMEK, SARMAK
Wrap
PAKETLENMEK
WRAP
paketlenmiş alan
packed field
paketlenmiş format
packed format
paketlenmiş gıdalar
packaged foods; convenience food
paketlenmiş mal
packaged goods
paketlenmiş ses
packetized voice
Paketlenmiş tuğla
Packaged brick
paketleri mobil düğüm noktasına gönderen ve alan düğüm noktası
correspondent node
paketleyici
packer
pakiderma
pachyderma
pakimenenjit
pachymeningitis
PAKİSTAN
PAKISTAN
PAKİSTAN
PAKISTANI
pakistan
pakistan
PAKİSTANLI
PAKISTANI
pakistanlı
pakistani
pakistanlı yabancı iş gücü
pakistani alien labor
paklama
purgation
Paklama bileşiği
Pickling compound
Paklama bozukluğu
Pickling defect
Paklama çözeltisi
Pickling solution
Paklama çözeltisi; Paklayıcı
Pickle liquor (Pickle)
Paklama deneyi
Pickling test
Paklama gevrekliği(çelik)
Pickle brittleness
Paklama hapları
Pickle pills
Paklama hattı; Asitleme hattı
Pickling line
Paklama kafesi
Pickling rack
Paklama lekesi
Pickle stain
Paklama önleyicisi
Pickling inhibitor
Paklama sepeti
Pickling basket
Paklama sepeti; Yenim dirençli sepet
Pickle basket
Paklama sıcaklığı
Pickling temperature
Paklama tankı; Paklak
Pickler
Paklama tankı; Paklak
Pickling tank (Pickler)
Paklama yunağı, asitleme banyosu
Pickling bath
Paklama; Asitleme
Pickling
paklamak
purge
paklamak
purify
paklamak
elutriate
paklamak
clean
Paklanmış çelik sac; dekape çelik sac
Pickled steel sheet