Translate
"Of"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
of
(edat) -in, -ın, -nin, -nın
of
edat nin, li, den. of course tabii, beklenildigi gibi. of late son zamanlarda. of note onemli, itibarli. of oneself kendiliginden; kendi hakkinda. a man of talent huner sahibi adam.
of
in
Of
İYELİK EKİ, NIN
of (dialect)
ile
Of a different kind
Başka çeşitten
Of a kind
Aynı cinsten
of a kind
aynı cinsten sıradan
Of a kind
sıradan
OF A PIECE
AYNI
Of a piece with
Aynı
Of a piece with
benzer
Of a piece with
tıpkısı
Of a sort
aynı türden
Of a sort
Sıradan
of a sort
sıradan aynı türden
OF A SORT
SÖZDE
OF A SORT
SÖZÜMONA
Of a truth
doğrusunu isterseniz
Of a truth
Gerçekten
OF A VERITY
GERÇEKTEN
Of a verity
Şüphesiz
OF AGE
ERGİN
OF AGE
REŞİT
of all time
ne zaman olursa
Of course
elbette
of course
elbette, tabii
OF COURSE
ŞÜPHESİZ
Of course
Tabi
of course
tabii
Of course
tabii ki
Of course
Tabiî ki
of course not!
ne münasebet
of course, I have a few friends here, but I don’t have a true friend
tabi ki, burada birkaç arkadaşım var, ancak gerçek bir arkadaşım yok
Of even date
aynı tarihte
Of even date
Bu günkü tarihli
OF EVERY DAY
GÜNLÜK
OF EVERY DAY
HER GÜNKÜ
OF FIRST PRIORITY
ÖNCELİKLİ
Of full age
büyümüş
Of full age
Ergen
OF FULL AGE
ERGİN
OF FULL AGE
REŞİT
Of full age
yetişmiş
OF GENTLE BIRTH
ASİL
OF GENTLE BIRTH
SOYLU
OF GOOD FAMILY
SOYLU
OF GOOD MANNERS
GÖRGÜLÜ
OF GOOD QUALITY
KALİTELİ
of great account
çok önemli
Of great use
Çok faydalı
OF HIGH DEGREE
YÜKSEK RÜTBELİ
OF HIGH QUALITY
KALİTELİ
Of high degrees
Asiltabakadan
Of high standing
İtibarlı itibarı yüksek
of how
in nasıl olduğunu
OF ILL FAME
ADI ÇIKMIŞ
OF ILL REPUTE
ADI ÇIKMIŞ
OF ILL REPUTE
KÖTÜ ŞÖHRETLİ
OF IMPORTANCE
ÖNEMLİ
Of importance
Önemli
of late
son zamanlarda
Of late
Son zamanlarda biraz evvel geçmiş
Of late years
Son birkaç sene zarfında son zamanlarda
of legal age
reşit
Of little moment
Ehemmiyetsiz
OF LONG STANDING
ESKİ
Of lonq standing
Çoktan ben bulunan veya muteber olan
Of low degrees
Avam tabakadan
OF MALICE AFORETHOUGHT
KASTEN
OF MALICE PREPENSE
KASITLI OLARAK
OF MALICE PREPENSE
KASTEN
OF MALICE PREPENSE
TAAMMÜDEN
OF MARK
MEŞHUR
of medium build
orta yapılı
of medium height
orta boylu
of moderate means
orta halli
Of much importance
Büyük önem
Of necessity
ister istemez
Of necessity
Nazarı olarak
of no account
çok önemsiz
OF NO ACCOUNT
ÖNEMSİZ
OF NO AVAIL
BOŞUNA
OF NO AVAIL
İŞE YARAMAZ
of no avail
faydası yok
of no consequence
önemi yok
Of no consequence
Önemsiz önemi yok ehemmiyetsiz
Of no effect
Tesirsiz: semeresiz beyhude
OF NO SIGNIFICANCE
ANLAMSIZ
OF NO SIGNIFICANCE
ÖNEMSİZ
Of no standing
ehemmiyetsiz
Of no standing
itibarsız
Of no use
Faydasız
OF NO USE
İŞE YARAMAZ
OF NO WORTH
DEĞERSİZ
OF NO WORTH
ÖNEMSİZ
OF NOBLE BIRTH
ASİL
Of note
dikkate değer
Of note
Ehemmiyetli
Of note
itibarlı
Of note
Önemli
OF NOTE
TANINMIŞ
of note
tanınmış, ünlü, önemli
Of old
çok önceleri
OF OLD
ESKİ
Of old
Eski zamanlarda
OF OLD
ESKİDEN KALMA
of old
uzun zaman önce, geçmişteki, uzun süredir
of one’s own accord
istenmeden, kendiliğinden, gönüllü
Of one’s own accord
kendi isteğiyle
Of one’s own accord
Kendiliğinden
of one’s own volition
kendi iradesiyle
Of oneself
Kendiliğinden: kendi hakkında
of paramount importance
çok önemli
OF POOR PHYSIQUE
CILIZ
OF PRIMARY IMPORTANCE
EN ÖNEMLİ
of primary importance
en önemli
of prime importance
birinci derecede önemli
of relevance
ilişki içinde
Of service
Faydalı
of service
yardımcı, yararlı
Of set purpose
Düşünülerek
Of set purpose
kasten
Of set purpose
teammüden
Of sorts
aşağı maldan sıradan
of sorts
güya, sözümona, hesapta
Of sorts
Her hangi neviden
OF SOUND MIND
AKLI BAŞINDA
OF THE FIRST WATER
BİRİNCİ SINIF
OF THE FIRST WATER
EN İYİ
Of the first water
En halis cinsten
Of the name of
isminde
Of the name of
ismiyle namında
of the persuasion (that)
’-in var olduğu inancında
of the same age
yaşıt
Of the same day
Aynı günlü
OF TOP PRIORITY
ÖNCELİKLİ
Of use
Faydalı
of use
yararlı
OF VAST DIMENSIONS
KOCAMAN
OF WEIGHT
İTİBARLI
OF WEIGHT
NÜFUZLU
OF WEIGHT
ÖNEMLİ
of what
ki içinde
of what
-ki içinde
Of yesterday’s date
Dünkü tarihli
Of yore
Eskiden
ofay
(i.), ABD, argo, (asag.) beyaz irktan bir kimse.
ofc
elbette (Argo)
off
(f.), ABD, argo oIdurmek, slang mortlatmak.