Translate
"vital"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
Vital
1) Dirimsel; Hayati, 2) Canlı; Enerjik, 3) Yaşam destekleyici
vital
1.çok önemli, can alıcı, çok gerekli, 2.canlı, hayat dolu, 3.yaşam için gerekli, hayati
vital
canlı
vital
çok önemli
vital
dirimsel
vital
ehemmiyetli
vital
esaslı
vital
hayati
Vital
hayati, esaslı, zaruri
vital
önemli
vital
son derece önemli
vital
yaşamsal
Vital capacity
Dirimsel sığa (Bir solukluk hava)
Vital force
Yaşama gücü
Vital functions
Dirimsel işlevler
vital information for a virtual age
sanal bir çağ için yaşamsal bilgiler
vital organ
hayati organ
Vital Sign
Yaşamsal belirti
vital statistics
doğum ve ölüm istatistikleri
Vital statistics
Doğum-ölüm sayıtımı
vitalism
gereklilik
vitalism
i., fels., biyol. dirimselcilik.
vitality
can
vitality
canlılık
Vitality
Canlılık; Dirilik; Zindelik
vitality
dirilik
vitality
gereklilik
vitality
hayat
Vitality
hayat, dirilik, can, ruh
vitality
hayatiyet, canlılık, dirilik
vitality
i. hayat, dirilik, can, ruh; canlilik; dayanma kuvveti.
vitality
ruh
vitality of an institution
bir kurumun canlılığı
vitalize
canlandırmak
vitalize
diriltmek
vitalize
f. hayat vermek, canlandirmak, diriltmek, kuvvet vermek. vitaliza’ tion i. canlandirma, hayat verme.
vitalize
güç vermek
vitally
en yüksek derecede
vitally
mutlak surette
vitals
bir şeyin önemli parçaları
Vitals
Dirimsel organlar; Hayati uzuvlar(tıp)